ISSN 1308-8483

FOÇA’DAN DATÇA’YA – SELAM OLSUN CAN BABA
Periskop   

Seyfi GÜL    
  Yayın Tarihi: 12.8.2011    


FOÇA’DAN DATÇA’YA – SELAM OLSUN CAN BABA


1999’un çok sıcak bir 12 Ağustos’unda çekip gitmiştin Can Baba. Çekip gitmiştin dönülmez ufuklara.

Kaçışlarla, hapislerle, küfürlerle en çok şiirlerle bildik seni. Kaçıp Üsküdar’dan, Kuzguncuk’tan, gidip yerleşmiştin Datça’ya. Yolunu düşürseydin, bir gün uğrasaydın Foça’ya, kalmazdı gerek, başka yer aramaya. Foça bildiğin gibi değil. Her bir yanı şiir. Phokaia’da zaman şiir, an şiir. Belki görüyorsundur oralardan, bu günlerde “Sokağa İndi Şiir”

Daha dün gece yollardaydık. Şiir okuma bokuna. Hava fırtına. Adamı dövüyor rüzgar Yenifoça yollarında. Yollardaydık. Hem de deli dolu değil, aklı başında adamlarla. En aklı başındamız da Tarık Dursun K. Hasangiller’in, Alçaktan Uçan Güvercin’in, Güzel Avrat Otu’nun ve dahi daha bir sürü şeyin Tarık Dursun K.’sı. İnan. Ne aslan sütünden vazgeçti ne cigaradan.

Derdin ya; ”İstanbul lehçesini nedense pek kibar bir lehçe diye tanırlar. Halbuki değil. İstanbullu ince ince küfürlü konuşur. En kibarları saraylılardır. Onlar bile icabında küfür eder. Biz evde rahat konuşurduk, babamın arkadaşları gelirdi onlar da öyle konuşurdu. Benim dostlarım, şairler de, ressamlar da öyle. Hepsi küfür eder, düşündüklerini harbi harbi söyler. E, onlarla konuşa konuşa ben de kaptım bir şeyler tabii. Türkiye’de insanlara tanınan özgürlüklerden kala kala bir küfür etme özgürlüğü kaldı. Onu da elden kaptırdın mı geriye bir şey kalmaz. Onun için sıkı durmak lâzım. “Küfür etme özgürlüğüne sahip çıkmak lâzım.” Ele vermemek lâzım.” Tarık Dursun K. İşte bu özgürlüğe en çok sahip çıkanlardan.

Şiirli bir akşamdı. Seni de andık. Ahmet Önel saz çaldı. Türküler söylendi yaşama dair. Cevat Hoca’yı da alıştırdılar bu şiir işine. O da açılıyor gitgide. Sokaklarda şiir okuyor inan. Tuncay Hoca yapacak başka iş yokmuş gibi şiir geceleri düzenliyor. Çocuklara, gençlere tiyatro diyor, sanat diyor, şiir diyor. Gençler, okuyan, dinleyen şiir diyen düşünemeyeceğin kadar.

Bu Foça bildiğin gibi değil. Bir yerlerinden şiir dürtüyor insanlarını. Tahmin bile edemeyeceğin yerlerde senin de dizelerin duyuluyor.

Yalnızlık diye bir şiir yazmışsın. Nerede, nasıl, neden bilemediğim. Belki hiç haberim olmayacaktı varlığından. Taa ki bir Cuma vaazında dökülmeseydi vaizin dudaklarından. İster inan, ister inanma senin sözlerin çınladı cemaatin kulaklarında.

İşte Foça böyle bir yer. Bilinmez kimden, hangi şiir, hangi zaman atmosfere çıkar.

“Ölmek için yaşıyoruz” biz de. Ölümü hiç unutmadan.

Selam olsun Datça’ya, şiir kokulu Foça’dan.

Seyfi GÜL


YALNIZLIK

Yalnızlığa dayanırım da, bir başınalığa asla.
Yaşlanmak hoş değil öyle duvarlara baka, baka.
Bir dost göz arayışıyla.
Saat tıkırtısıyla…
Korkmam, geçinip gideriz biz mutlulukla.
Ama; ‘’Günün aydın, akşamın iyi olsun'’ diyen biri olmalı.
Bir telefon sesi çalmalı ara sıra da olsa kulağımda.
Yoksa, zor değil, hiç zor değil, demli çayı bardakta karıştırıp, bir başına yudumlamak doyasıya.
Ama; ‘’ Çaya kaç şeker alırsın ? ‘’
Diye bir ses sormalı ya ara sıra…

CAN YÜCEL

Seyfi GÜL




Okunma: 2718









   |   Hakkımızda    |    İletişim    |    Yasal Uyarı    |


    © FocaFoca.com tüm hakları saklıdır.   (03/2005)