ISSN 1308-8483

YAŞLI ADAM VE ÖLÜM
  Yayın Tarihi: 14.8.2015    


YAŞLI ADAM VE ÖLÜM


Mustafa efendi, artık iyice yaşlanmıştı. Ununu elemiş,eleğini asmıştı.

Kırkbeş yıllık karısı vefat ettiğinden beri iyice kabuğuna çekilmişti. Gün bitmek bilmiyor, sabah olmak bilmiyordu. Gündelik sıkıntıların yanısıra, sağlık problemleri mevcuttu. Yaşlılıkta görülen ne kadar hastalık varsa, hepsinden vardı.

Doktor'a gittiğinde, doktor "Neyin var!" diye sorunca "Sayayım mı" diye yanıtlıyordu. Kendi kendine kaldığında geleceğini düşünüyordu. Onun için artık gelecek yoktu aslında. Geleceği ölümdü. Ölümünü düşünüyordu çoğu zaman.

Nasıl ölecekti acaba? Sessiz bir ölüm en iyisiydi. Şairin dediği gibi "Öyle bir sessizlikte sönmeliyim ki, toprak bile duymamalı gömüldüğümü."

İşte tam da böyle düşünüyordu.

"Nerede, nasıl,kaç yaşın da?" ölecekti acaba?

Böyle ölmeyi aklına getirdiğinde, hep yakınlarını, sıkıntıya düşüreceği aklına gelirdi.

Soğukta ölmemeliydi. Cenazeye gelenler üşürdü. Çok sıcakta olmamalıydı. İnsanlar bunalırlardı. Yağmurlu bir gün de uygun değildi. Yağmur, çamur, ıslanırlardı.

Çocukları ne yapacaklardı acaba? Cenaze sürecini biliyorlar mıydı?

Duyan gelecek miydi cenazeye? Yoksa Allah rahmet eylesin deyip geçecekler miydi.

Oğlu, kızı babalarının ölüm haberini, nerede, nasıl öğreneceklerdi? Tepkileri ne olacaktı?

Cenazesini merak ediyordu. Kalabalık mı, tenha mı olacaktı? Cenaze namazı kılınıp, helallik alındıktan sonra, mezarlığa doğru son yolculuk başlayacaktı.

Önceden hazırlanıp, düzenlenmiş mezara, ölüsünü itina ile yerleştirecekler, üzerine hasır, tahta kapatıp, toprak atılacaktı. Herkes bir kürek toprak atmak için sıraya gireceklerdi. Mezar dolup da isim tahtası dikildikten sonra cemaat mezarı terk edecekti. Bu öyle bir terk edişti ki arkalarına bakmadan,hızla mezarlığı boşaltacaklardı.

Bir bilge kişinin şu sözünü anımsadı Mustafa efendi. "İnsan öldükten sonra bir müddet anılır. Daha sonra arada sırada ondan bahsedilir. Bir zaman gelir, ölen insan hiç anılmaz olur. İşte o kişi o zaman gerçekten ölmüştür.”

Ve büyük karanlık mezarın üzerine iner.

Yüksel GÜRPINAR




Okunma: 637









   |   Hakkımızda    |    İletişim    |    Yasal Uyarı    |


    © FocaFoca.com tüm hakları saklıdır.   (03/2005)