ISSN 1308-8483
FOÇA’NIN BECERİKLİ PARMAKLARI / Zuhal ÖZÜGÜL
Zuhal ÖZÜGÜL    
  Yayın Tarihi: 7.1.2011    


FOÇA’NIN BECERİKLİ PARMAKLARI

Foça’nın havasından mı suyundan mı, burada yaşayanlar sanatla yoğruluyor. Harika ürünler yaratıyorlar. Resim tuvallerine Foça evlerini, kedileri, denizi, balıkçıları resmedenler, Foça kızını seramikten yaratanlar. En son mozaik girdi yaşamımıza. Nasıl oldu anlatacağım…

Ne zamandır merakla beklediğim Badem’i (Foçalı fok) nihayet bugün gördüm. Kendileri mozaikten. Sevimli mi sevimli. Kadın eli değdiği belli. Özene bezene yaratmış onu Safir Kaylan. Sonra annesi Ayla Hanıma armağan etmiş. O da, kulağına ismini, üç kez “Badem” diye fısıldamış. Evin duvarına monte etmiş. (İzdiham olmasın diye adresi yazmıyorum!)

Düşündüm de, çağlar sonra bu evin duvarı bulunduğunda, “21ci yüzyılda Foça’da, sevimli bir hayvan varmış” diyecekler. Bunu yaratan kimdi diye soracaklar. Bir kadın olduğunu öğrendikleri zaman gülümseyecekler, elbette diyecekler.






Susan Özyiğit’in Foça Kitabından alıntılar. Süsleme Üçgen ve saç örgüsü ve kuş motifleri. Şarap tanrısı Dionisos.

Foça’nın mozaiklerle ne kadar ilişkisi var? Roma dönemine ait bir villanın taban mozaikleri ve birkaç mozaik daha bulundu. Bir müzemiz olmadığı için, İzmir Arkeoloji Müzesi’nde dinleniyorlar. (Artık dönmeliler yurtları Foça’ya)

Mozaik çalışmak bana zor bir süreç gibi geliyor. Bir dolu renkli taşları bir araya getirip bir görüntü ortaya nasıl çıkarılır?


Ferruh Başağa’nın Heybeliada Deniz Harb Okulu duvarına yaptığı mozaik çalışma. Preveze savaşı.

Düşünüyorum da, Ferruh Başağa koskoca bir duvarı mozaiklemiş. Daha sonra duvarı tamir etmek (!) için hepsini yerle bir etmişler (Yazarken bile kalbime ağrılar girdi) Bu küçük taşların elde edilmesi de zor ve zahmetli. Mozaik sanatçıları, bir eserin başlangıcından oluşmasına kadar olan sürece “sabır sanatı” diyorlar. Türkiye dünyanın en zengin mozaik kültürüne sahip bir ülke. Ancak sadece Zeugma ile anılıyor. İtalya’da Ravenna mozaik kenti olarak biliniyor. Bunun için şehirde mozaik atölyeleri ve okulları açılmış. “Türkiye’nin çok zengin bir birikimi var ama günümüze taşıyamıyoruz” diyor Safir Hanım.



BADEM, HOŞ GELDİN ARAMIZA!

Kendisine neden mozaik diye soruyorum: “Mozaik’in tarihe bağlantısı, renkleri ve yaratıcılık açısından zenginliği hep ilgimi çekiyordu. Eski teknikleri kullanarak günümüzün çizgilerini ve temalarını yakalamak, modern ile eskiyi bir araya getirmek hoşuma gidiyor. Renk tasarımı, uygulaması ve malzeme konusundaki tecrübelerimi mozaikte kullanma fırsatım oluyor.

-Badem nasıl bir süreçten geçti? “Bademi tasarlarken sarının miktarı, yeri ve parlaklığını düşünmek gerekti. Renk kompozisyonlarını miktar, çarpıcılık ve ağırlık gibi ilişkiler ile tasarlayabilmek, son görünüşte elde etmek istediğiniz etken için önemli.”

-Mozaik çalışmasının en önemli özelliği sizce nedir? “Mozaik sanatında gölgeleme, parçaları döşeme ve akışlarını şekillendirme süreçlerinde yaratıcılık için birçok olanak var. Tek ve özgün parçalar yaratmak mümkün.”

-Gelecekteki çalışmalarınız nelerdir? “Daha bu sanatı öğrenmenin çok başındayım. Tanımam ve denemem gereken birçok teknik, stil ve malzeme var. Şimdilik cam kullanıyorum. İlerde smalti, mermer ve taş kullanmak, hatta mermeri ve taşı kırmak için çekiç ve örs kullanmayı öğrenmek isterim. Bu süreç içinde Foça’da olmak, mozaik sanatının başlangıcına ve köküne bu derece yakın olmak güzel bir his.”

Safir Hanımın mesleğini sorarsanız “Tasarım ve üretimde renk uzmanı” O zaman renklerle uğraşması daha iyi anlaşılıyor.

Haydi sanatseverler mozaikten yaratmaya!


Zuhal ÖZÜGÜL



1894











   |   Hakkımızda    |    İletişim    |    Yasal Uyarı    |


    © FocaFoca.com tüm hakları saklıdır.   (03/2005)