
Aþçý Fok
Nurdan ÇAKIR TEZGÝN
Foça sinemasýz kalmasýn!
Kasabamýzýn mütevazi sinemasýndan az önce daðýldýk… Sinema deyince AVM’ lerin çok katlý salonlarý, yürüyen merdivenleri, labirentleri ve aðýrlaþmýþ yoðun kirli havasý gelir ya insanýn aklýna, o dolambaçlý koridorlar yok burada, üç beþ manevrayla atýverdik kendimizi dýþarý.
Kasabamýzýn sinemasý burasý; Filmlerin gösterimi sadece haftada dört gün. Olsun. Zahmetsiz sýcak ve denize sadece 30 metre. Bizim sinemamýz ya! Kaderi týpký bizimkine benzeyen bir film izledik. Yüksel Aksu'nun yönetmenliðini yaptýðý 'Entel Köy Efe Köy'e Karþý'yla duygulanýp bolca güldük, kýssalarý hisseleri doldurduk ceplerimize ve tek tük atýþtýran karýn coþkusuna býraktýk kendimizi…
Foça’ya kar yaðdý az önce… Kasabamýzýn denizine, sokaklarýna, aðaçlarýna kar yaðdý. Termik santrallerin kirletmediði bir dünya istemek neden bunca zor?
Filmin karelerinde annemin harmandalý oynadýðý çocukluk günlerime gittim, eþ dost düðünlerinde bir tek o kýrardý dizlerini, bir tek o kaldýrýrdý kollarýný efeler gibi Ege kýzýydý çünkü, Ege türküleri söylerdi; “gaydýrý guppak Emine’m”, “Oldu mu Ayþem oldu mu?” diye…
Benim annem Ege kýzýydý, termik santrali nedir bilmeden büyüdü. Benim annem harmandalý oynardý, ot toplardý, bütün yenilebilir otlarýn isimlerini bilirdi. Greta Garbo, Grace Kelly, Humphrey Bogart filmlerini izlerdi, Prenses Süreyya ile Ýran Þahý'nýn aþkýný yanlarýndaymýþcasýna anlatýrdý! Tafta elbiseler, kayýk yakalar ve Belgin Doruk bakýþlý salon romantizmi hayranýydý gizliden... Benim annem efeleri bilirdi, entelleri bilmezdi. Topraðýn, suyun, havanýn, deniz ve ormanlarýn her þey olduðu filmler yok muydu onlarýn zamanýnda? Annem ve onun yaþýndakiler yanlýþ filmler mi izlediler acep? Besbelli yeterince Ege Türküsü de söylememiþler!
Termik santrallerin, rafinerilerin, gemi söküm tesislerinin atmosferimize saldýklarý görünen görünmeyen zehirli atýklar, gazlar için geç kaldýk bu çok belli! Ama; kasabamýz sinemasýz kalmasýn!
Aþçý Fok
Nurdan ÇAKIR TEZGÝN
www.ascifok.com
Kasabamýzýn mütevazi sinemasýndan az önce daðýldýk… Sinema deyince AVM’ lerin çok katlý salonlarý, yürüyen merdivenleri, labirentleri ve aðýrlaþmýþ yoðun kirli havasý gelir ya insanýn aklýna, o dolambaçlý koridorlar yok burada, üç beþ manevrayla atýverdik kendimizi dýþarý.
Kasabamýzýn sinemasý burasý; Filmlerin gösterimi sadece haftada dört gün. Olsun. Zahmetsiz sýcak ve denize sadece 30 metre. Bizim sinemamýz ya! Kaderi týpký bizimkine benzeyen bir film izledik. Yüksel Aksu'nun yönetmenliðini yaptýðý 'Entel Köy Efe Köy'e Karþý'yla duygulanýp bolca güldük, kýssalarý hisseleri doldurduk ceplerimize ve tek tük atýþtýran karýn coþkusuna býraktýk kendimizi…
Foça’ya kar yaðdý az önce… Kasabamýzýn denizine, sokaklarýna, aðaçlarýna kar yaðdý. Termik santrallerin kirletmediði bir dünya istemek neden bunca zor?
Filmin karelerinde annemin harmandalý oynadýðý çocukluk günlerime gittim, eþ dost düðünlerinde bir tek o kýrardý dizlerini, bir tek o kaldýrýrdý kollarýný efeler gibi Ege kýzýydý çünkü, Ege türküleri söylerdi; “gaydýrý guppak Emine’m”, “Oldu mu Ayþem oldu mu?” diye…
Benim annem Ege kýzýydý, termik santrali nedir bilmeden büyüdü. Benim annem harmandalý oynardý, ot toplardý, bütün yenilebilir otlarýn isimlerini bilirdi. Greta Garbo, Grace Kelly, Humphrey Bogart filmlerini izlerdi, Prenses Süreyya ile Ýran Þahý'nýn aþkýný yanlarýndaymýþcasýna anlatýrdý! Tafta elbiseler, kayýk yakalar ve Belgin Doruk bakýþlý salon romantizmi hayranýydý gizliden... Benim annem efeleri bilirdi, entelleri bilmezdi. Topraðýn, suyun, havanýn, deniz ve ormanlarýn her þey olduðu filmler yok muydu onlarýn zamanýnda? Annem ve onun yaþýndakiler yanlýþ filmler mi izlediler acep? Besbelli yeterince Ege Türküsü de söylememiþler!
Termik santrallerin, rafinerilerin, gemi söküm tesislerinin atmosferimize saldýklarý görünen görünmeyen zehirli atýklar, gazlar için geç kaldýk bu çok belli! Ama; kasabamýz sinemasýz kalmasýn!
Aþçý Fok
Nurdan ÇAKIR TEZGÝN
www.ascifok.com
"Aþçý Fok
Nurdan ÇAKIR TEZGÝN" bütün yazýlarý için týklayýn...