Çökelek ve çilek reçeli derken... / Aþçý Fok<br>Nurdan ÇAKIR TEZGÝN
Aþçý Fok<br>Nurdan ÇAKIR TEZGÝN

Aþçý Fok
Nurdan ÇAKIR TEZGÝN

Çökelek ve çilek reçeli derken...



Alýþýlmýþý aramak, alýþýk olmadýðýmýzý özlemek nasýl bir duygu? Günümüz dünyasýnýn ikiyüzlü beðeni kriterlerinin temelinde yatýyor bu. Alýþtýðýmýzý cepte teklik gibi görüp, onun üzerine hiç beklemediðimiz hoþluklarla þýmartýlmak istiyoruz! Bunu o kadar çok yapýyoruz ki… Her ne kadar belirleyici unsur sosyal statü ve kültürel farklýlýklarsa da, temelde çok þey beklentisi içinde boðulan varlýklar olduk. Her yeni edinim bir baþka yeniyi özletir hale geldi, nedir bu sizce?

Doyumsuzluk, zor beðeni, aç gözlülük gibi tanýmlarla sýnýrlayabilir miyiz bu halimizi? Kuþkusuz o ki; Ýnsanýn doðasýndaki “daha” beklentisini hazmedebilmek kolay bir þey deðil. “Yetinmek” kavramý, aþaðý düzeyde bir varoluþ biçimi olarak geçiyor kayýtlarýmýza ki bunun böyle olmadýðýný kim iddia edebilir! Belki ilk bakýþýn olumlama ya da olumsuzlama olacaðýna karar verdiðimiz o ilk baþlangýç noktasýnda dönüyor tüm bu olup bitenler. En baþta nasýl baþlarsak öyle gider ya her þey; sürpriz dediðimiz “hoþnutluluk” hep kötücül baþlangýçlarýn sonundaki vahadýr biraz.

Bütün olumlu duygu ve davranýþ biçimlerinizle girdiðiniz bir ortam, durum ya da yemek sofrasý az sonra peþ peþe gelen can sýkýcý aksiliklerle dibe çökertebilir sizi. Ne kadar olumlu baþlamýþ olursanýz olun, kendinizi sýkýntýlý duygularýn içinde cebelleþirken bulduðunuz olmaz mý? Olur elbet, bütün bu insanca halleri öyle çok yaþarýz ki bir süre sonra kanýksamýþ oluruz. “Yaþam bu, yaþam böyle bir þey” demeye baþlarýz! Sahiden, büyük heveslerle gidilen tatilin o yüksek beklentisiyle, giderek pes eden beðeni çizginizin zikzaklarý mýdýr yaþam?

Tatil zamaný tatil yörelerinin mutfaklarýdýr tek derdimiz! Mutfaklarý, yataklarý, sineði böceði, bozuk kapý kollarý, klozetleri, sýcak-soðuk sularý ama ille de sabah kahvaltýsýndaki kuþ sütü eksik mavi boncuðu! Akdeniz ve Ege’de, keskin keçi peyniri kokusunun çömleklerde demlenerek baþka bir havaya sokulduðu çökelekli yöresel bir kahvaltý düþlemek niye imkansýz olsun? Yine, minik ve kokulu dað çileklerinden yapýlmýþ ev tipi bir reçele kim hayýr diyebilir, velev ki çilekler eþek kadar büyük olmasýn! Fark yarat yeter ki… Ýyi de bu defa diðer o alýþýlmýþ þeyler göze batmaya baþlýyor; Yumurtalar niye hep tek tip, börekler niye hep peynirli ya da gözleme, krep vs. hep vasat… Ah bu beðenilerimiz! Alýþýk olduðumuz her þeyin bir iki basamak ötesini hedefleyerek yaklaþýyoruz yeni olan her þeye.

Ýnsanoðlu da bir garip, her gün ayný tip kahvaltýyý, ayný þekilde yapmaktan sýkýlmaz da; yeni bir þeyler beklentisiyle gittiði tatilden alem-i cihan kahvaltýlar bekler! Diyorum ya; beklentilerimiz, alýþkanlýklarýmýz ve bunlarýn biraz ötesinde gerçekleþiyor her þey. Tekrara girmek sýkýyor mu ne!


Aþçý Fok
Nurdan ÇAKIR TEZGÝN


www.ascifok.com



22 Aðustos 2011 Pazartesi / 3179 okunma



"Aþçý Fok
Nurdan ÇAKIR TEZGÝN
" bütün yazýlarý için týklayýn...