Aþçý Fok
Nurdan ÇAKIR TEZGÝN
“Slow Food” Manifestosu ve Tanýtýmý
2009'dan bu yana üyesi olduðum Slow Food hareketini sayfalarýmda yeterince tanýtamadýðýmý düþünüyorum bugün!
Niye bugün; Çünkü sevgili Nedim Atilla'nýn "Slow Food Ýzmir Bardacýk Birliði" olarak 2009'da çýkardýðý çaðrý, benim yakamda pek fazla yer bulamamýþtý! Sadece kendi üyeliðimi devam ettirebilmiþtim, o kadar! Geçen yýldan bu yana Foça'da Slow Food tanýtýmý ve örgütlenmesi konusunda, çeþitli nedenlerden ötürü yoðunlaþamadýðýmý biliyorum, iþte tam da bu nedenle; bugünden tezi yok çalýþmalarýma baþlýyorum...
Yaþadýðým çevre Foça'da, Slow Food hareketine sempati duyanlar var mý öncelikle bunu araþtýrmalýyým diyerek yola çýkar çýkmaz, Slow Food felsefesini zaten kendi içinde yaþayan nice güzel insanla karþýlaþtým ve þu an onlarla görüþmelerimiz devam ediyor...
Peki baþka kim, kimler var, bilgilenmek ve katýlmak ister misiniz?
Ama önce kýsaca Slow Food hareketine bir göz atalým ne dersiniz.
“Slow Food” Nedir?
“Slow Food”, “fast food”, hýzlý yaþam ve yerel yemek geleneklerinin kaybolmasýna karþý bir tepki ve bilinçlendirme hareketi olarak 1989 yýlýnda kar amacý gütmeyen bir hareket olarak Italya’da, Carlo Petrini tarafýndan baþlatýlmýþ. Bugün tüm dünyada 850 yerel convivium ile yaklaþýk 80,000 üyesi bulunuyor.
Özellikle aþaðýdaki sorular “Slow Food” hareketinde önem taþýyor:
-Yiyeceklerimiz nereden geliyor; ürünler hangi tohumlarla yetiþiyor?
-Yiyeceklerimizin tadýný oluþturan etmenler nedir?
-Yiyecek seçimlerimiz kültürümüzü nasýl etkiler?
Slow Food, Manifesto - 1989
Uluslararasý “Yavaþ Yemek” hareketi, 9 Kasým 1989’da kurucu üye Falco Portinari’nin kaleme aldýðý bu bildirinin 15 üye ülke tarafýndan onaylanmasýyla resmen kabul edilmiþtir.
Endüstriyel uygarlaþmayla baþlayýp geliþen yüzyýlýmýz, önce makineyi icat etti sonra da onu kendine yaþam modeli olarak seçti.
Hayatýn koþuþturma telaþý bizi köleleþtirdi, sinsi bir virüse yenik düþtük: alýþkanlýklarýmýzla aramýza giriyor, evimize, özelimize yayýlýyor ve bizi "Hýzlý yemek"e zorluyor.
Bu telaþýn türünün neslini tüketme tehlikesine karþý ve insan olmanýn hakkýný vermek adýna, Homo Sapiens kendini kurtarmalý.
Hýzlý hayatýn evrensel çýlgýnlýðýna karþý direnmenin tek yolu sakin ve inatçý bir uslupla bedensel keyif unsurlarýmýzý sýký sýkýya savunmaktýr.
Uygun dozlarda, duyusal hazlarý ve uzun soluklu keyifleri emniyete almak; durmadan çalýþmayý verimlilik zannetme çýlgýnlýðýna kapýlmýþ kalabalýðýn hastalýðýný kapmaktan korur.
Bizim bu düzene karþý koyuþumuz, "Yavaþ Yemek"le sofrada baþlamalý. Bölgesel yemeklerimizin lezzetlerini, kokularýný yeniden keþfedelim ve "Hýzlý Yemek"in ezici etkisini kendimizden uzak tutalým.
Hýzlý yaþam, üretkenlik adýna, var olmamýzýn geleneklerini deðiþtirdi ve çevremizi, ufkumuzu tehdit etmekte. Bu duruma tek çözüm "Yavaþ Yemek"tir.
Gerçek kültür; lezzeti yok saymak yerine onu geliþtirmektir. Bunun da yolu, uluslararasý deneyim, bilgi ve proje deðiþ tokuþundan daha iyi ne olabilir?
"Yavaþ Yemek" daha iyi bir geleceði emniyete alýr. "Yavaþ Yemek", küçük salyangoz simgesiyle, "yavaþ" kýmýltýya devinim getirecek nitelikli desteðe ihtiyaç duyan uluslararasý bir düþünce hareketidir.
***
Daha fazla bilgi için:
Nedim Atila'nýn bu linkteki yazýsýný okumakta yarar var:
www.slowfoodanadolu.com/baskanin-mesaji
www.slowfood.com
www.slowfoodusa.org
http://toprakana-slowfood1.blogspot.com
www.slowfoodanadolu.com
http://fikirsahibidamaklar.blogspot.com
http://yagmurboreg.blogspot.com
http://slowfoodsamsun.blogspot.com
www.urla.bel.tr
Aþçý Fok
Nurdan ÇAKIR TEZGÝN
www.ascifok.com
2009'dan bu yana üyesi olduðum Slow Food hareketini sayfalarýmda yeterince tanýtamadýðýmý düþünüyorum bugün!
Niye bugün; Çünkü sevgili Nedim Atilla'nýn "Slow Food Ýzmir Bardacýk Birliði" olarak 2009'da çýkardýðý çaðrý, benim yakamda pek fazla yer bulamamýþtý! Sadece kendi üyeliðimi devam ettirebilmiþtim, o kadar! Geçen yýldan bu yana Foça'da Slow Food tanýtýmý ve örgütlenmesi konusunda, çeþitli nedenlerden ötürü yoðunlaþamadýðýmý biliyorum, iþte tam da bu nedenle; bugünden tezi yok çalýþmalarýma baþlýyorum...
Yaþadýðým çevre Foça'da, Slow Food hareketine sempati duyanlar var mý öncelikle bunu araþtýrmalýyým diyerek yola çýkar çýkmaz, Slow Food felsefesini zaten kendi içinde yaþayan nice güzel insanla karþýlaþtým ve þu an onlarla görüþmelerimiz devam ediyor...
Peki baþka kim, kimler var, bilgilenmek ve katýlmak ister misiniz?
Ama önce kýsaca Slow Food hareketine bir göz atalým ne dersiniz.
“Slow Food” Nedir?
“Slow Food”, “fast food”, hýzlý yaþam ve yerel yemek geleneklerinin kaybolmasýna karþý bir tepki ve bilinçlendirme hareketi olarak 1989 yýlýnda kar amacý gütmeyen bir hareket olarak Italya’da, Carlo Petrini tarafýndan baþlatýlmýþ. Bugün tüm dünyada 850 yerel convivium ile yaklaþýk 80,000 üyesi bulunuyor.
Özellikle aþaðýdaki sorular “Slow Food” hareketinde önem taþýyor:
-Yiyeceklerimiz nereden geliyor; ürünler hangi tohumlarla yetiþiyor?
-Yiyeceklerimizin tadýný oluþturan etmenler nedir?
-Yiyecek seçimlerimiz kültürümüzü nasýl etkiler?
Slow Food, Manifesto - 1989
Uluslararasý “Yavaþ Yemek” hareketi, 9 Kasým 1989’da kurucu üye Falco Portinari’nin kaleme aldýðý bu bildirinin 15 üye ülke tarafýndan onaylanmasýyla resmen kabul edilmiþtir.
Endüstriyel uygarlaþmayla baþlayýp geliþen yüzyýlýmýz, önce makineyi icat etti sonra da onu kendine yaþam modeli olarak seçti.
Hayatýn koþuþturma telaþý bizi köleleþtirdi, sinsi bir virüse yenik düþtük: alýþkanlýklarýmýzla aramýza giriyor, evimize, özelimize yayýlýyor ve bizi "Hýzlý yemek"e zorluyor.
Bu telaþýn türünün neslini tüketme tehlikesine karþý ve insan olmanýn hakkýný vermek adýna, Homo Sapiens kendini kurtarmalý.
Hýzlý hayatýn evrensel çýlgýnlýðýna karþý direnmenin tek yolu sakin ve inatçý bir uslupla bedensel keyif unsurlarýmýzý sýký sýkýya savunmaktýr.
Uygun dozlarda, duyusal hazlarý ve uzun soluklu keyifleri emniyete almak; durmadan çalýþmayý verimlilik zannetme çýlgýnlýðýna kapýlmýþ kalabalýðýn hastalýðýný kapmaktan korur.
Bizim bu düzene karþý koyuþumuz, "Yavaþ Yemek"le sofrada baþlamalý. Bölgesel yemeklerimizin lezzetlerini, kokularýný yeniden keþfedelim ve "Hýzlý Yemek"in ezici etkisini kendimizden uzak tutalým.
Hýzlý yaþam, üretkenlik adýna, var olmamýzýn geleneklerini deðiþtirdi ve çevremizi, ufkumuzu tehdit etmekte. Bu duruma tek çözüm "Yavaþ Yemek"tir.
Gerçek kültür; lezzeti yok saymak yerine onu geliþtirmektir. Bunun da yolu, uluslararasý deneyim, bilgi ve proje deðiþ tokuþundan daha iyi ne olabilir?
"Yavaþ Yemek" daha iyi bir geleceði emniyete alýr. "Yavaþ Yemek", küçük salyangoz simgesiyle, "yavaþ" kýmýltýya devinim getirecek nitelikli desteðe ihtiyaç duyan uluslararasý bir düþünce hareketidir.
***
Daha fazla bilgi için:
Nedim Atila'nýn bu linkteki yazýsýný okumakta yarar var:
www.slowfoodanadolu.com/baskanin-mesaji
www.slowfood.com
www.slowfoodusa.org
http://toprakana-slowfood1.blogspot.com
www.slowfoodanadolu.com
http://fikirsahibidamaklar.blogspot.com
http://yagmurboreg.blogspot.com
http://slowfoodsamsun.blogspot.com
www.urla.bel.tr
Aþçý Fok
Nurdan ÇAKIR TEZGÝN
www.ascifok.com
"Aþçý Fok
Nurdan ÇAKIR TEZGÝN" bütün yazýlarý için týklayýn...