CUSCO / Güzin TÜMER
Güzin TÜMER

Güzin TÜMER

CUSCO





Arequipa’dan Cusco’ya yaklaşık on saat otobüs yolculuÄŸu ile geldim. Bu kadar lüks bir otobüs ÅŸirketini Peru’da bulmak oldukça ÅŸaşırtıcıydı. “Cruz Del Sur“ otobüs firmasının adı. Otobüste diz üstü bilgisayarlarla internete baÄŸlanmak bile mümkündü. Hizmet birinci sınıf olunca on saat yolculuÄŸun nasıl geçtiÄŸini anlamadım. Aslında, galiba ben her ÅŸeyi Bolivya ile karşılaÅŸtırıyorum. Bu nedenle Peru’daki standartlar beni hep ÅŸaşırttı. Çünkü Bolivya’da bindiÄŸim otobüsleri tanımlamak için kelimeler kifayetsiz kalır.

Cusco’ya gelince.. Gerçekten çok etkileyici bir ÅŸehir. Bana biraz Floransa duygusu yaÅŸattı. GeniÅŸ caddeler, şık meydanlar ve bakmaya doyulmayacak güzellikteki eski binalar….



Kiliseler, tapınaklar ve nasıl tanımlayacağımı bilemediğim çok sayıda eski bina. Paket taşlı yolları, çiçekli meydanları ve meydanların etrafındaki şık kafeleri ile Cusco bir Avrupa kentini aratmayacak şıklıkta.






Plaza de Armas


Cusco, bir çanağın içine oturmuÅŸ. Etrafındaki daÄŸlar, Cusco’nun benzersiz güzelliÄŸini katlıyor. Bir de buna inanılmaz güzellikteki gökyüzünü eklersek burası hiç unutulası bir yer deÄŸil. Latin Amerika’nın Katmandu’su diye tanımlanıyormuÅŸ. Cusco’da çok sayıda kolonyal bina var. Bunların ortak noktası avlulu olması. Bu avlulu binaların avlularında da buraya özgü ürünleri satan irili ufaklı çok sayıda dükkan var. Genellikle satıcılar Bolivya'daki gibi, yine kadınlar. Aslında burada herkes bir ÅŸey satıyor. Satıcıların biraz tacizkar olduklarını söyleyebilirim.



Geleneksel giyimli kadınlar lamaları ile birlikte fotoğraf çektirmek isteyenlere modellik yapıyor. Elbette bunun bir bedeli var. Turistlerden biri farkında olmadan 15 dolar harcadığını söyledi. Kişi başı 1 sole (50 kuruş). Ama birdenbire birkaç kişi kareye giriyor ve ne verdiğinizi fark etmiyorsunuz.



Ben, bir lama ve bu iki kadından oluÅŸan sevimli görüntüyü çektim. İki kadına birerden iki sole verdim. Kadınlardan biri sanki İngilizce biliyormuÅŸ gibi kendinden çok emin ÅŸekilde “1 sole for the baby” dedi. FotoÄŸrafı çekmeden önce çok sempatik olan kadın fotoÄŸraf sonrası neredeyse beni dövecekti. Oradaki bebeÄŸi fark etmemiÅŸtim bile.. Neyse fotoÄŸraf çekerken dikkatli olmakta yarar var.

Cusco, 3416 metre yükseklikte İnka İmparatorluÄŸu’nun baÅŸkentliÄŸini yapmış bir ÅŸehir. TaÅŸ işçiliÄŸinde oldukça usta olan İnka’lar inanılmaz güzellikte duvarlar, tapınaklar yapmışlar.



Önemli bir deprem bölgesi olan Cusco’da İnka’ların yaptığı hiçbir bina depremden etkilenmemiÅŸ. Bazı duvarları zik zak ÅŸeklinde yapmışlar. Böylece duvarların depreme dayanıklılığını artırmışlar. 100 ton ağırlığında taÅŸ blokları insan gücüyle taşıyarak büyük geniÅŸ duvarlar inÅŸa etmiÅŸler. Gerçekten çok estetik. Yap-boz oyununda parçalar nasıl birbirinin içine geçiriliyorsa taÅŸlar da birbirinin içine oturtulmuÅŸ.


Herhangi bir sokak, inanılmaz güzellikteki inka duvarları.. Çok sade, çok estetik ve çok sağlam. İnka mimarisi için kullanılan bir deyim var. "Azlık çokluktur" aslında ne güzel tanımlamışlar kendilerini. Bu deyimi yaşamın her alanına taşımak mümkün.

Cusco’da en azından benim gördüğüm yerlerde asfalt yoktu. Her yer taÅŸ ve bu taÅŸların büyük çoÄŸunluÄŸu İnka'lardan kalmış.

Cusco’daki kiliselere dışarıdan bakıldığında çok etkileyici. Çok sıkı bir taÅŸ oymacılığı var. Genellikle kiremit renginde. Aslını sorarsanız kiliselerin dışı içinden çok daha etkileyici. İspanyol’ların 16. yüzyılda gelmesiyle onlar da bu kiliselere bir ÅŸeyler eklemiÅŸler ya da kiliselerin ve tapınakların içindeki altın ve gümüşü soyarak kendi ülkelerine taşımışlar. Kiliselerde taÅŸ işçiliÄŸinin yanı sıra ciddi bir tahta oymacılığı da var. Çok detaylı, çok ince çalışılmış iÅŸler. Kiliselerle ilginç bir baÅŸka bilgi, Meryem Ana’nın (onlar sadece "Virgin" diyorlar) giysilerinin her hafta deÄŸiÅŸtiriliyor olması. Oldukça çok Meryem Ana heykeli var ve sandıklar dolusu elbise.. Bu da bir istihdam yaratmış olmalı. Büyüklerin evcilik oyunu olsa gerek.. Bana komik geldi.

Cusco’nun içinde yapacak ÅŸey çok. Öncelikle ziyaret edilmesi gereken birkaç önemli yer var. Bunlardan biri “Qorikancha” yani GüneÅŸ tanrısı İnt’iye adanmış GüneÅŸ Tapınağı.


Güneş tapınağı ve Santa Domingo Kilisesi


Ay, yıldız, ışık ve şimşeğe adanmış bir tapınak. Tapınağın içinde bunların hepsini gösteren altından yapılmış bir plaka var. İnka döneminde ışığın konumundan dolayı tapınağın güney duvarları altın ile kaplanarak tapınağın içinin aydınlatılması sağlanmış. Ancak İspanyollar kenti işgal ettiklerinde bu altını alıp ülkelerine göndermişler. Bu tapınağı da bugünkü adıyla Santa Domingo Kilisesi haline getirmişler. Şimdi ikisi bir arada. Bu tapınakta zamanında önemli gökyüzü araştırmaları da yapılıyormuş.


GüneÅŸ Tapınağı’nın içi


Peru’daki kiliselerle ilgili diÄŸer ilginç bilgi, kiliselerin içinde ayna olması. Bu özellikle belirtildi. Çünkü Avrupa’daki kiliselerde bu özellik yokmuÅŸ. Avrupa’da çok kilise gezdim ama ayna olup olmadığına dair hiçbir gözlemim olmamıştı. Bu aynaların nedeni kiÅŸinin kendisi ile yüzleÅŸmesini saÄŸlamakmış. Kiliselerde resim vardır. Camilerde resme izin verilmez. Zira kiliseden camiye döndürülmüş mekanlarda kilise içindeki ikonların üzerinin kapatıldığını biliyorum. Resim de azıcık yüzleÅŸmeye hizmet eder. İslam’da yüzleÅŸme yok demek ki.. Bu benim yorumum! Yanlışım varsa düzeltilmesi sevindirir. Aslında yazarken ne çok ÅŸey düşünüyor ve deÄŸiÅŸik iliÅŸkiler kuruyorum. Bu da gezmenin faydaları.. Elbette okumayı göz ardı etmiyorum. Gezmek hem çok eÄŸlenceli hem de çok öğretici! Bilmiyordunuz dimi benden öğrendiniz iÅŸte! :)

Bir baÅŸka gidilecek yer Cusco’da Catedral, "Plaza de Armas’" adı verilen meydanın göbeÄŸinde yer alan kampanaları ile çok zarif bir kilise. İçine gelince oldukça kitch. TaÅŸ, tahta, altın ve gümüş oymacılığının çok emekli iÅŸlerini görmek mümkün. Güzel olduÄŸunu söylemek zor.


Plaza de Armas, Catedral


Bu kilisedeki bana göre en ilginç olan İsa’nın son akÅŸam yemeÄŸinde, masadaki yemek “cuy” ya da Hint domuzu.. Fare ailesinden gelen fare büyüklüğünde bir hayvan. Son akÅŸam yemeÄŸinde ayakları havada tabağın içinde yerini almıştı. Fare ailesinden geldiÄŸini bilmek bile onu yememek için yeterli bir gerekçe. Burada evlerde besleniyormuÅŸ. Peru’nun önemli yemeklerinden biri..

Plaza de Armas’ın yakınında yer alan diÄŸer bir kilise "Compania de Jesus". Ben içine girmedim ama uzun süre karşısında oturup ışığın kampanalar üzerindeki dansını izledim.


Plaza de Armas, Compania de Jesus


Bir baÅŸka ziyaret edilecek yer “Sacsayhuaman”, tapınak kompleksi. İspanyollar güçlü duvarları nedeni ile kale sanmışlar. GüneÅŸ tanrısı İnti’ye adanmış, senelik İnti Raymi Törenleri burada yapılıyormuÅŸ.


Sacsayhuaman



Sacsayhuaman



Sacsayhuaman, Cusco'yu yüksekten gören bir tepe üzerinde. Manzara çok güzel.


Cusco’dan da aynen Arequipa’da olduÄŸu gibi çeÅŸitli outdoor aktivitelerine katılmak mümkün. Rafting, ata binmek, bisiklet turları bunlardan birkaçı.. Ayrıca ÅŸehir içinde çok sayıda müze var. Bunun yanısıra el iÅŸlerinin satıldığı marketler. Bu marketler, benim favorilerimin arasında.. Cusco sadece Machu Picchu’ya gitmek için gelinmemesi gereken bir yer. Çok keyifli ve sürprizlerle dolu bir ÅŸehir. Gelecek yazı Machu Picchu. İki gün sonra Machu Picchu’ya gideceÄŸim. Rüya gibi! YUPPİ!

Temmuz 2009


Güzin TÜMER




1 Kasım 2009 Pazar / 3995 okunma



"Güzin TÜMER" bütün yazıları için tıklayın...