SONUNA KADAR TUTKUN / Ümit YILDIRIM
Ümit YILDIRIM

Ümit YILDIRIM

SONUNA KADAR TUTKUN



“Sanki içinde fazla gelen bir þey kadýnýn varlýðýný
öylesine dolduruyordu ki,
elinde olmadan kâh bakýþlarýnýn pýrýltýsýnda,
kâh gülümsemesinde ifadesini buluyordu.
Gözlerindeki ýþýðý bilerek ve isteyerek söndürüyordu ama
ýþýk onun isteði dýþýnda
bu kez belli belirsiz gülümsemesinde ortaya çýkýyordu.”

Anna Karenina, Tolstoy



Kocasýný ve oðlunu býrakýp sevgilisine gitmenin acýsýný çekti.
Dýþarý çýkamadý, eve kapandý, Vronski’den beklediði desteði göremedi.
Oðlunu görmek istediðinde zorluklar çýktý karþýsýna.
Dostu bildikleri evine gelmez oldu.
Hoþ, hiç kimseyle yakýn dost deðildi zaten ama selamlar kesilmiþti artýk.
Baþkalarýnýn gözünde ahlaksýz biriydi.
Kimdi ahlaksýz olan?
Gizli gizli ahlaksýzlýk yapmayacak kadar dürüsttü.
Kocasýna itiraf etti.
Yaptýðýndan acý duyuyordu ama piþman deðildi.
Oðlunu býrakmak pahasýna gitti aþkýnýn peþinden.
Mutsuzluk geride kalmadý, oðlunun özlemi içini yaktý.
Yalnýzdý, Vronski dýþ dünyada iþlerine devam edip kendine uðraþ edinirken
o, evde yalnýz baþýna oturmak dýþýnda bir þey yapamýyordu.
Bir defa dýþarý çýkmak istedi, gittiði yerde aþaðýlandý.
Destek görememek, onu asýl yaralayandý.
Yanýnda kimse yoktu.
Vronski’den olma kýzýný sevemiyordu, bunu kendine itiraf edecek kadar acýmasýz dürüsttü.
Oðlunun yerini almak bir yana sevimli olmasý dýþýnda kýzý hakkýnda düþündüðü bir þey yoktu.
Kýzý hastalandýðýnda bile tek düþündüðü Vronski’nin nerede olduðuydu.
Kendine yalan söylemiyordu, seviyormuþ gibi yapamýyordu, mutluymuþ, her þey yolundaymýþ gibi yapamýyordu.
Devamlý kavgaya neden olan bu huzursuzluk bedenini ele geçirdi.
Afyona sýðýndý.
Kýskançlýk krizleriyle, kuruntularla, sevgilisini evde beklemekle geçiyordu günler.
Vronski’yle kavgalarýnýn sonu gelmiyordu.
Onu eleþtiren ya da içten içe yadýrgayan kadýnlardan bazýlarý
onun kadar cesur davrandýklarýný hayal ettiklerinde
bu çýlgýn düþüncelerden korkuyorlardý.
Anna, onlarýn düþündüklerini yapmýþ olmasýyla, yaptýklarýný açýkça yapmasýyla ayrýlmýþtý çevresindeki kadýnlardan.
Gizemli ve çekiciydi, ufak flört oyunlarýyla hâlâ bir deðerinin olduðunu kendine kanýtlamaya çalýþsa da bunlardan tatmin olmuyordu.
Özlemini çektiði þey daha baþka, daha farklý bir þeydi.
Vronski’yle ettikleri bir kavgadan sonra karamsarlýða düþtü.

Ýnsanlarýn birbirinden nefret ettiðini ama bunu sürekli örtmeye çalýþtýklarýný düþünüyordu.
Ona göre var olma mücadelesi ve nefret insanlarý birleþtiren tek þeydi,
Onun tutkusu gittikçe ateþli bir hal alýrken Vronski’nin sönüyordu.
Sonuna kadar gitmeyi seçmiþti ama beklediði bir yangýnken
elde ettiði yalnýzca bir mum ýþýðýydý.
Vronski’yle karþýlaþtýklarý gün istasyonda duyduðu ölüm haberini anýmsadý.
Bu haber onun ilhamý oldu.
Anna, kocasýný ve oðlunu yasak aþký için býrakan bir kadýndan çok daha fazlasý.
Doðru olduðunu bildiði þeyi yaptý.
Yalan söylemedi ne kendine ne baþkasýna.
Bu, her þeyi açýkça görmesine ve gördüklerinden soðumasýna neden oldu.
Kuruntularýnýn yersiz olduðunu biliyordu.
Huzursuzluðunu saklayamadýðý için dile gelmesi gereken taþkýnlýklardý onlar.
Her þeyin farkýndaydý,
kibarlýklarýn ardýna saklanan nefretlerin de kýskançlýklarýn da…
Varlýðýnýn ateþi o kadar güçlüydü ki ona bakan herkesi tutuþturdu.
Ýçinde parlayan ýþýðýn aleviyle yandý, o istasyonda.


Ümit YILDIRIM




4 Aðustos 2019 Pazar / 2133 okunma



"Ümit YILDIRIM" bütün yazýlarý için týklayýn...