TURİZMDE KUZEY İZMİR VE FOÇA / Sebahattin Karaca
Sebahattin Karaca

Sebahattin Karaca

TURİZMDE KUZEY İZMİR VE FOÇA



Foça bir Antik Kenttir

Foça (Phokaia); Gryneion – Myrina – Larissa (Buruncuk), Pitane (Çandarlı), Elaia Symirna (Bayraklı), Aigai gibi kıyı Ege’nin en eski antik ÅŸehirlerinden biridir. On iki antik kentin baÅŸÅŸehri ise KYME’dir. Kyme ve Kyme’ye baÄŸlı birkaç Antik Kent bu gün AliaÄŸa ilçesi hudutlarındadır. Ancak aynı zamanda Kyme bugün rafineri - demir çelik - gemi söküm endüstrisinde başı çeken AliaÄŸa’nın birkaç kilometre yakınındadır. Bu sebepten dolayıdır ki Türkiye’de hiçbir antik kent, Kyme kadar ağır sanayinin baskısı veya kuytusu altında deÄŸildir.



Ağır sanayiye rağmen

Yıllar önce, AliaÄŸa bölgesinde baÅŸlatılan ağır sanayi hamlesi, İzmir’in kuzeyinde ve Antik kentler bölgesinde bulunan turizm potansiyelini olumsuz etkiledi. Hatta adeta kaderini deÄŸiÅŸtirdi. Esasında 1960’lı yılların başında Foça ve çevresine turizm bakımından verilen önem sayesinde yöremizde turizm geliÅŸecekti, inanılmaz noktaya gelecekti. Ta ki 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı akabinde, hükümet tarafından alınan bir kararla 1977’de Foça ve civarı için geçerli olan, ‘Turizm Pilot Bölge’ olma özelliÄŸinin iptali ile, 10 yıl önce bu uÄŸurda atılan adımların geriye dönüşü baÅŸladı. 1980’li yıllarda ise Türk Turizmi’nin tamamen güneye kaydırılması ile İzmir ve kuzeyinde olumsuzluklar baÅŸladı. İzmir’in kuzeyi ağır sanayi bölgesi olarak planlandı. AliaÄŸa da, bunun çarpıcı bir örneÄŸidir. Tabi ki, bu ağır sanayi ve özellikle rafineri tesislerini korumak da gerekliydi. Bunun için her türden güçler bölgeye yerleÅŸtirildi.



İzmir’in kuzeyi

DiÄŸer taraftan, İzmir’in kuzeyi için en önemli olumsuzluklardan biri de, ÇiÄŸli’deki sivil havaalanının İzmir’in güneyine taşınması olmuÅŸtur. Bu sayede, Foça – Ayvalık – Akçay – Ören - Bergama için, havaalanı ve oteller arasındaki transfer süresi uzamıştır. Bu olumsuzluÄŸa, o zamanki İzmir – Çanakkale yolu tek yoldu ve ‘gidiÅŸli geliÅŸliydi’. Bu durum ve yol süresinin de zaman olarak uzunluÄŸu, transferi zorlaÅŸtırıyordu. Ayrıca İskandinav Ülkeleri’nden, Hollanda, İngiltere, Fransa ve Almanya’dan gelen turistlerin bu bölgeye devamlı seyahat edebileceÄŸi, gelebileceÄŸi, tatil yapabileceÄŸi bir ortam yaratılamadı. Sadece transfer zorluÄŸu yoktu; bunun yanı sıra yollar dardı, yeme - içme dışında, turiste 7 – 14 - 21 gün boyunca ‘safari’sinden, mavi turlara, geliÅŸtirilmiÅŸ Türk Geceleri’nden, kaliteli eÄŸlencesine kadar, çok fazla bir ÅŸey verilemedi.



Antalya Bölgesi

Antalya Bölgesi de birinci derece Turizm Pilot Bölge olarak, Turizm TeÅŸvik Kanunu’ndan, (baÅŸta Turizm Tahsisli Arazi temini ile) faydalandı. Antalya’nın, sadece Belek ve Kundu beldesinde bile, 100’e yakın büyük otel yapıldı. Devlet, önce istimlak etti, sonra vatandaÅŸa veya turizm ÅŸirketlerine tahsis etti. Firmalar da yaptıkları mega yatırımlarla, yatak sayısını bölgede 100 - 120 bin civarında arttırdı. UlaÅŸtırma Bakanlığı, Antalya’da tarifeli uçuÅŸların yanı sıra, Charter (DolmuÅŸ) uçuÅŸlarına da iniÅŸ izni verince. Antalya, turizm ekonomisinde Türkiye’nin lideri oldu. Hatta İstanbul’a gelen turist sayısını bile, kısa sürede ikiye katladı.

Güneyde bu geliÅŸmeler olurken, İzmir’de tarifeli uçuÅŸlar devam ediyordu ve bu uçuÅŸlar pahalı oluyordu. Sırf bu nedenle, birkaç sene önce güneyde baÅŸlayan Charter seferleri ile kantarın topuzu Antalya’ya kayınca, Kuzey Ege’ye turisti çekmek zorlaÅŸtı. Çok ciddi önlemler alındığında, yatırımcılar, dernekler, kurumlar ile ‘seçilmiÅŸ ve atanmışlar’ bir arada çalıştığında baÅŸarıyı yakalamak yeniden mümkün olabilir’’



Foça’ya gelince

İzmir’in turistik beldesi Foça’nın da turizm potansiyelini deÄŸerlendirirken, artık ‘kum – güneÅŸ - deniz’ turizmi ile yetinmemek lâzım. Foça, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle adeta gizli hazine niteliÄŸindedir. Gün ışığına çıkartılacak tarihi kalıntıların katkıları ile Tarih ve Kültür Turizmi ile çeÅŸitlendirmek gerekir. Yapılması planlanmış Athena Tapınağı’nın, Foça Turizmi’ne büyük bir ivme kazandıracağını düşünüyorum. Foça’nın tarihi Osmanlı Hamamları ve Su Kemerleri ile ilgili ciddi bir çalışma baÅŸlatılması lâzım. Tescilli tarihi binalarımız, Foça adına büyük bir zenginliktir. UNESCO tarafından Dünya Mirası Geçici Listesi’ne alınan Bizans, Ceneviz Surları’nın da restore edilmesini önemsiyorum. BilindiÄŸi üzere Anadolu’nun ilk tiyatrosu da Foça’da. Ancak 1992’den bugüne, gün ışığına çıkarılmayı bekliyor. Tüm bu projelerin tamamlanması, çok büyük katkılar saÄŸlayacaktır. Yine kendine özgü dokusu olan, eski bir Osmanlı köyü, KOZBEYLİ var. Bu eÅŸsiz güzellikteki köy, en kısa sürede her bir yönü ile ele alınmalıdır. Bu doÄŸrultuda Gediz Üniversitesi’nin, proje yapmak üzere gönüllü olarak görev almış olması gerçekten çok sevindiricidir. Bu tür çalışmaların, Foça ve Kuzey İzmir’in turizmine katkı verir hale getirilmesi gerekir. Kaldı ki Kozbeyli Köyü’nün, önümüzdeki yirmi yılda önüne geçmek mümkün deÄŸildir. Çok geliÅŸecek. Bölgemizde ulaşım kolaylaÅŸtıkça, nüfus arttıkça, Foça ve çevresi de olumlu veya bazı yönleri ile de olumsuz olarak nasibini alacaktır. Bütün mesele; vizyon sahibi yöneticiler, yaÅŸanabilecek olumsuzlukları bugünden görmeli, tedbirlerini bugünden almalıdırlar. Bunun dışında mübadeleden sonra, Foça’da Rumların bıraktığı köyler var. Kartdere ve Sazlıca Köyü var. Bu köyler, orijinal halleri ile ayaÄŸa kaldırılmalıdır. Kısaca İzmir BüyükÅŸehir Belediyesi baÅŸkanlığında, Foça Belediyesi, AliaÄŸa Belediyesi, Dikili, Bergama belediyeleri ve meslek odaları, birlikte yuvarlak masaya, ciddi ve kalıcı projeler üretmek ve yaratmak adına oturmalılar. İzmir’in kuzeyindeki “denizde, karada, yeraltı, yer üstündeki antik kentlerini ve diÄŸer turizm deÄŸerlerini “kalıcı, uygulanabilir, rekabet gücü yüksek projelerle öne çıkmayı saÄŸlamalılar.

Her ÅŸeye raÄŸmen İzmir’in kuzeyi için, hala yapılacak çok ÅŸey vardır. Bu uÄŸurda, Ege’nin en eski baÅŸkenti Kyme dahil olmak üzere turizm ekonomisine ve kültürüne katkı koyacak duruma getirilmelidir.

Bugünün Dünyası’nda hiçbir ÅŸeyi ötelemek, ertelemek geleceÄŸi yakalama adına doÄŸru deÄŸildir.








Sebahattin Karaca

sebahattinkaraca35@hotmail.com
www.sebahattinkaraca.com



15 Kasım 2015 Pazar / 2771 okunma



"Sebahattin Karaca" bütün yazıları için tıklayın...