Osmanlı Posta İdaresi / Sebahattin Karaca
Sebahattin Karaca

Sebahattin Karaca

Osmanlı Posta İdaresi



“At üstünde, İstanbul- Belgrad 3 günde”

1754’den 1774 yılına kadar Osmanlıları idare eden lll. Sultan Mustafa, ilk defa “daireler arası resmi yazışmaları” taşımak için atlı posta ulaklarından oluÅŸan, resmi posta taşıma sistemi kurmuÅŸtur. Büyük ÅŸehirlerde, atların deÄŸiÅŸimi için posta merkezleri düzenlemiÅŸ, bu merkezlerde yorulan at ve posta tatarları dingin olanlarla deÄŸiÅŸtirilmiÅŸ, bu sayede postanın hızla adrese ulaşımını saÄŸlamıştır. Öyle ki, Belgrad’tan verilmiÅŸ bir mektup hava durumuna göre, İstanbul’a 3-4- günde ulaÅŸmıştır. İmparatorluÄŸun temsilcisi olan atlı posta ulaÄŸları, geniÅŸ yetkilerle donatıldığı ve posta iÅŸine önem verildiÄŸi için, bir posta süvarisine gerektiÄŸinde, kaymakamın ve valinin bile atını alabilme yetkisini verilmiÅŸtir.

1826 yılına gelindiğinde ise düzensiz olan postanın, çıkış ve varış günleri sisteme bağlanmış olup, resmi makamlarca postanın ne zaman gideceğinin önceden bilinmesi sağlanmıştır. Bunun dışında ücreti mukabilinde posta süvarileri özel mektup ve kurye taşıması da yapmışlarsa da, 1840 yılına kadar sivil posta taşıma işi çok gelişmemiştir..


HALİÇ İSTANBUL PUL VE POSTAKARTI


Avrupa’da İngiltere ve Fransa’da olduÄŸu gibi, 1840 yılında Osmanlılar da resmi ve sivil postaları taşımak için Osmanlı Posta İdaresini kurmuÅŸtur. Hatta 6 Mayıs 1840 yılında, İngiltere dünyada ilk defa üzerinde kral ve kraliçenin resimlerinin olduÄŸu iki çeÅŸit posta pulu basmış ve zarfların üzerine pul yapıştırarak damga ve tarih vurmuÅŸlardır. Üzerinde devlet adamı – kral – kraliçe – yazar - düşünür gibi insanların olduÄŸu pul kullanımı Avrupa ülkelerinde hızla yayılmıştır. Buna mukabil Osmanlı Posta İdaresi’nde, dini gerekçelerle pul basılmamıştır (dini inanca göre pul üstünde resim uygun görülmemiÅŸtir). Posta pulu yerine ya tura, ya da Arapça yazıdan oluÅŸmuÅŸ, kaÅŸe kullanılmıştır. Posta veya mektup ücreti; ağırlık ve varış mesafesine göre, saat / at koÅŸusu hesapları ile yapılmıştır. Ağırlık ve posta ücreti zarfın üzerine yazılmıştır. (Örnek, 1843 yılında Manastır ÅŸehrinde çıkan mektup - Deraliye(istanbul)’dan Aleppo’ya giden 1848 tarihli mektup. 1849’da Üsküp’den çıkan mektuplar da olduÄŸu gibi)


1848 İSTANBUL'DAN- ALEPPO'YA TURALI MEKTUP


1841 yılında Posta Tatarlarından oluÅŸmuÅŸ “atlı posta” sistemi devreye sokulmuÅŸtur. Burada “Kemahlı Posta Tatarları” Osmanlının gözde postacıları olmuÅŸlardır. Posta idaresinin başındaki yönetici, Osmanlılarda çok önemsendiÄŸinden protokollerde kendisine, padiÅŸahın yakınında yer verilmiÅŸtir.

Posta merkezlerinde, mektupların tamamı liste yapılarak kayıt altına alınırdı. Atın üstündeki semerinin bir gözünde mektup ve listeler, diÄŸer gözünde ise küçük boyutta taşınabilir paketler olurdu. Bu paketler ip ile baÄŸlanır, üzerine mum eritilerek mühürlenirdi. Merkezde düzenlenen listesinde, her mektup için bir sıra numarası, isim-soy isim ve varacağı yer yazılırdı. Titizlikle hazırlanarak postalar, varış noktasında yine aynı titizlikle kontrol edilir, kayıt altına alınırdı. (Rusçuk’tan Åžumlu’ya Tatar mektupları).


1844'DE RUSÇUK'DAN(BULGARİSTAN) ŞUMNU'YA GİDEN POSTA KAYIT LİSTESİ


KuruluÅŸundan bu ana kadar olan süreyi pulsuz mektuplaÅŸma veyahut damgalı veya mühürlü geçen süre olarak tanımlayabiliriz. İlk defa 12 Ocak 1862 yılında Osmanlı Posta İdaresi, gravürlü dört çeÅŸit posta pulu bastırmıştır. Bunlar 1 para, 2 para, 5 para, 20 paralık posta pullarıdır. Pullar üzerine ilk defa Sultan I. Abdülmecit’in tuÄŸrası basılarak kullanılmıştır. PadiÅŸahın tuÄŸrası bulunan pullarda uzaklığa göre çizgi, nokta ve mühür kullanılmıştır.

Bundan sonra basılan pullar küçük formatlı olup, üzerinde yarım ay ve o dönemin sultanının tuğrası kullanılmıştır. Pulların üzerine basılan mühürler kare veya yuvarlak olmuştur. Arapça yazı içermiş ve şehirden şehire mührün formatı değişik olmuştur. 1867 yılından itibaren Arapça ve Latince olmak üzere iki dilden mühürler kullanılmıştır.


KANDİLLİ


1913 yılında ilk defa resim kullanılmıştır. O pul, üzerinde İstanbul merkez postane binası olan puldur. Arkasından Rumelihisarı olmak üzere farklı yapı resimleri ile pullar basılmıştır. Bu yıldan sonra pulların üzerinde şahıs dahil olmak üzere resimler kullanılmıştır.

“1920 ve 1921’de çok özel bir durum sözkonusudur. İstanbul ve Ankara yönetimleri birbirini tanımadıkları için, aralarındaki yazışmalar, pulsuz yapılmıştır. Bu arada, Ankara yönetiminin elinde posta pulu olmadığından Anadolu’da resmi dairelerdeki “Osmanlı resmi damga pulları” üzerine mühür vurularak ve yıl ibareleri yazılarak posta pulu haline dönüştürülmüştür. Hatta makina ve mühür olmayan bazı yerlerde harç pulları üzerine elle ‘’Angora’’ veya ‘’Posta’’ altına da yıl yazılarak, harç pulları “mektup pullarına” dönüştürülmüştür. Bu pullar Ankara yönetiminin bütün Anadolu’daki posta merkezlerine yeni posta pulu bastırıp göndermesine kadar devam etmiÅŸtir”

Bilgi, belge, mektup ve posta mühürlerinin ortaya koyduÄŸu duruma göre ilk mühür Foça’da (Foça-i Atik) 1869 yılında kullanılmıştır. Yenifoça Posta İdaresi’nde ise ilk mühür 1890 yılına aittir (Örnek:10 Foça’nın ilk posta mühürleri ve damgaları).


FOÇA VE YENİFOÇA’NIN İLK POSTA DAMGALARI



ÜZERİNDE OSMANLI İMPARATORLUĞU TURASI OLAN POSTA PULU



21.2.1897 TARİHİNDE ÜSKÜP’DEN NİŞE GİDEN TAM TEÅžEKKÜLLÜ POSTA KARTI



1849 ÜSKÜP’DEN YOLA ÇIKAN NEGATİF DAMGALI MEKTUP



1854 KIRK KİLİSE'DEN İSTANBUL'A GİDEN MEKTUP



ATLI POSTA ULAÄžI



Sebahattin Karaca

sebahattinkaraca35@hotmail.com
www.sebahattinkaraca.com



21 Aralık 2014 Pazar / 3221 okunma



"Sebahattin Karaca" bütün yazıları için tıklayın...