Işık Teoman
Doğanın armağanı: Saklıgöl
Denizli’nin Honaz ilçesi Yukarı DaÄŸdere köyü yakınlarındaki küçücük Saklıgöl, kampçıların ve yürüyüşlerin ilk görüşte tutkunu oldukları bir yer haline geldi
Yıllardır gittiÄŸimiz gezilerden döndüğümüzde yaÅŸadıklarımızı, gördüklerimizi hemen kaleme alırız. Engin Yavuz son dönemde Egeli Sabah’taki köşesinde, Hürol DaÄŸdelen de Yeniasır Sarmaşık orta sayfasında kendilerine özgü üsluplarıyla gezi yazılarını okuyucuyla paylaşıyor. Aykut Fırat arkadaşımız da çektiÄŸi muhteÅŸem fotoÄŸrafları gerek sosyal paylaşım sitesinde, gerek sunumlarda, gerekse bizim yazılarımıza katkı anlamında armaÄŸan ediyor.
400 fotoğraf çektim
Son gezimizde yaklaşık 400 kare fotoÄŸraf çekmiÅŸim. Nedenine gelince iki günde bin kilometre yol kat ettik. Cumartesi sabahı MuÄŸla’nın YataÄŸan ilçesinden Eskihisar’a uzandık ve 700 yıllık Osmanlı köyünün yanı başındaki antik kent Stratonikeia’da keyifli bir yarım gün geçirdik. Ardından günün erken kararması nedeniyle hiç mola vermeden Denizli’de Laodikeia antik kentini ziyaret ettik. Bu antik kent gelecekte Ä°zmir’in Efes’i ile yarışmaya aday. Kazılar hala sürüyor. Bu antik kenti de bir baÅŸka yazımda anlatacağım.
Kırmızı badanalı ev
Åžimdi gelelim Saklıgöl’e… Aykut Fırat ile birlikte Engin Yavuz’un internet ortamında bulup attığı Saklıgöl fotoÄŸraflarını inceliyoruz. GideceÄŸimiz bölge muhteÅŸem… Ormanın içinde kırmızı badanalı bir ev duruyor. Onun önüne çadır kurup kamp ateÅŸini yakarız, diye düşünüyoruz. Ama havanın aniden soÄŸuması nedeniyle bu projemiz rafa kalkıyor. Denizli’de Orman Bakanlığı’na ait bir konuk evinde geceyi geçirmek zorunda kalıyoruz. Sabah, her zaman olduÄŸu gibi erkenden kalkıyoruz. Pencereyi aralıyorum, dışarıda hava buz gibi… Her sabah yıkanmadan sokaÄŸa çıkmayan ben, bu kez cesaret edemiyorum.
Kahvaltı pastanede
Gezilerimizde kamp ateÅŸinde demlenen çay ile kahvaltı etmeye alışmış kankalar tıpış tıpış bir pastanenin yolunu tutuyoruz. Gevrek, poÄŸaca ve çay eÅŸliÄŸinde karnımızı doyuruyoruz. Yolumuz uzak, daha Simav’a gideceÄŸiz, oradan Sındırgı ve Kertil’de kar topu oynayacağız. Honaz ilçesinden yaklaşık 40 kilometre uzaklıkta bulunan ve Honaz Dağı’nın yamaçlarına yaslanmış Yukarı DaÄŸdere köyü yakınlarında çam ormanlarının arasında gizlenen Saklıgöl’e ulaÅŸacağız.
Yol çamur içinde
Saklıgöl, son dönemde kampçıların ve macera tutkunlarının uÄŸrak yerlerinden biri olmuÅŸ. Yarım saatlik bir yolculuÄŸun ardından köye vardığımızda günlerdir yaÄŸan yaÄŸmur nedeniyle çamur içinde kalmış yolda bir süre gidebiliyor. Sonra aracımızı park ederek yürümeye baÅŸlıyoruz. Ortada bir orman var ama göl nedense yüzünü göstermiyor. Adından da anlaşılacağı gibi Saklıgöl, sanki yüzünü gizliyor gibi… Yaklaşık 1 kilometre yürüdükten sonra ahÅŸap seyir terasları görünmeye baÅŸlıyor. Sarı sazlıklar ve Saklıgöl… Nefis bir görüntü, hepimiz bir tarafa dağılıyoruz, güzellikleri objektiflerimize hapsedip dostlarla paylaÅŸmak üzere saklıyoruz.
Kamp ateşi yakamadık
Saatlerce fotoÄŸraf çekiyoruz, geleneksel kamp ateÅŸini yakmak için verdiÄŸimiz tüm uÄŸraşılar boÅŸa gidiyor. Sadece duman çıkıyor, çalı çırpı tutuÅŸmuyor, önce Engin, sonra Aykut ve arada bir ben de ateÅŸi körüklüyoruz, yine sadece duman… Bu duman çekimlerde fotoÄŸraflarımıza yine de renk katıyor. Saklıgöl’de ilkbaharda kamp kurmaya karar veriyoruz, bir aksilik çıkmaz ise… Gölün etrafını kısa sürede dolaşıyoruz, hem fotoÄŸraf çekiyor, hem de kamp yeri belirlemeye çalışıyoruz. Sazlıkların çepeçevre kuÅŸattığı göle yansıyan çam aÄŸaçlarının görüntüleri eski evlerde duvara asılan kilimlerdeki silueti anımsatıyor.
Turizme hizmet edecek
Honaz ilçesi sınırları içinde kalan ve doÄŸal güzellikleri ile son yıllarda günübirlik ziyaretler ile doÄŸaseverlerin büyük ilgi göstermeye baÅŸladığı Saklıgöl, turizme de hizmet edebilecek özelliklere ve güzelliklere sahip. Saklıgöl ÅŸimdiye kadar Honaz’ın yakın çevresinde yaÅŸayan dar gelirli ve orta halli ailelerin tatil günlerini geçirmek için geldiÄŸi doÄŸa köşelerinden biri olmuÅŸ. Çevrede fazla tanınmayan 1080 metre yükseklikteki Saklıgöl`ün çapı 300 metreyi geçmediÄŸi gibi bu göl herhangi bir çay ya da dereyle de beslenmiyor. Suyunun berrak ve temiz olmasının sebebi dibinden kaynaması. Gölde sazlıklardan oluÅŸan 7 tonluk yüzen bir ada mevcut. Ada rüzgârın etkisiyle zaman zaman yer deÄŸiÅŸtiriyor.
AhÅŸap localar pek keyifli
Gelenlerin rahat etmesini saÄŸlamak amacıyla gölün kenarlarına çeÅŸme ve ahÅŸap localar inÅŸa edilmiÅŸ, ayrıca aÄŸaçların arasında ve göl çevresine günübirlik tatilciler için yemek yiyebilecekleri masalar serpiÅŸtirilmiÅŸ. Burası Denizli`ye göre daha serin. Ayrıca Saklıgöl’de balık avlanabiliyor. Saklıgöl’e kış sezonunda gelenler eÄŸer Honaz ilçesine henüz kar düşmediyse 2571 metrelik yüksekliÄŸi ile Ege Bölgesi’nin en yüksek zirvesine sahip Honaz Dağı’nın karlarla örtülü doruklarını büyük bir keyifle seyretmekle yetiniyor. Saklıgöl’e kamp kurmak ya da günübirlik gezinti amacıyla gelenlerin yiyecek ve içecek gereksinimlerini Honaz’daki çarşıdan karşılaması gerekiyor.
Işık Teoman
isikteoman@gmail.com
Denizli’nin Honaz ilçesi Yukarı DaÄŸdere köyü yakınlarındaki küçücük Saklıgöl, kampçıların ve yürüyüşlerin ilk görüşte tutkunu oldukları bir yer haline geldi
Yıllardır gittiÄŸimiz gezilerden döndüğümüzde yaÅŸadıklarımızı, gördüklerimizi hemen kaleme alırız. Engin Yavuz son dönemde Egeli Sabah’taki köşesinde, Hürol DaÄŸdelen de Yeniasır Sarmaşık orta sayfasında kendilerine özgü üsluplarıyla gezi yazılarını okuyucuyla paylaşıyor. Aykut Fırat arkadaşımız da çektiÄŸi muhteÅŸem fotoÄŸrafları gerek sosyal paylaşım sitesinde, gerek sunumlarda, gerekse bizim yazılarımıza katkı anlamında armaÄŸan ediyor.
400 fotoğraf çektim
Son gezimizde yaklaşık 400 kare fotoÄŸraf çekmiÅŸim. Nedenine gelince iki günde bin kilometre yol kat ettik. Cumartesi sabahı MuÄŸla’nın YataÄŸan ilçesinden Eskihisar’a uzandık ve 700 yıllık Osmanlı köyünün yanı başındaki antik kent Stratonikeia’da keyifli bir yarım gün geçirdik. Ardından günün erken kararması nedeniyle hiç mola vermeden Denizli’de Laodikeia antik kentini ziyaret ettik. Bu antik kent gelecekte Ä°zmir’in Efes’i ile yarışmaya aday. Kazılar hala sürüyor. Bu antik kenti de bir baÅŸka yazımda anlatacağım.
Kırmızı badanalı ev
Åžimdi gelelim Saklıgöl’e… Aykut Fırat ile birlikte Engin Yavuz’un internet ortamında bulup attığı Saklıgöl fotoÄŸraflarını inceliyoruz. GideceÄŸimiz bölge muhteÅŸem… Ormanın içinde kırmızı badanalı bir ev duruyor. Onun önüne çadır kurup kamp ateÅŸini yakarız, diye düşünüyoruz. Ama havanın aniden soÄŸuması nedeniyle bu projemiz rafa kalkıyor. Denizli’de Orman Bakanlığı’na ait bir konuk evinde geceyi geçirmek zorunda kalıyoruz. Sabah, her zaman olduÄŸu gibi erkenden kalkıyoruz. Pencereyi aralıyorum, dışarıda hava buz gibi… Her sabah yıkanmadan sokaÄŸa çıkmayan ben, bu kez cesaret edemiyorum.
Kahvaltı pastanede
Gezilerimizde kamp ateÅŸinde demlenen çay ile kahvaltı etmeye alışmış kankalar tıpış tıpış bir pastanenin yolunu tutuyoruz. Gevrek, poÄŸaca ve çay eÅŸliÄŸinde karnımızı doyuruyoruz. Yolumuz uzak, daha Simav’a gideceÄŸiz, oradan Sındırgı ve Kertil’de kar topu oynayacağız. Honaz ilçesinden yaklaşık 40 kilometre uzaklıkta bulunan ve Honaz Dağı’nın yamaçlarına yaslanmış Yukarı DaÄŸdere köyü yakınlarında çam ormanlarının arasında gizlenen Saklıgöl’e ulaÅŸacağız.
Yol çamur içinde
Saklıgöl, son dönemde kampçıların ve macera tutkunlarının uÄŸrak yerlerinden biri olmuÅŸ. Yarım saatlik bir yolculuÄŸun ardından köye vardığımızda günlerdir yaÄŸan yaÄŸmur nedeniyle çamur içinde kalmış yolda bir süre gidebiliyor. Sonra aracımızı park ederek yürümeye baÅŸlıyoruz. Ortada bir orman var ama göl nedense yüzünü göstermiyor. Adından da anlaşılacağı gibi Saklıgöl, sanki yüzünü gizliyor gibi… Yaklaşık 1 kilometre yürüdükten sonra ahÅŸap seyir terasları görünmeye baÅŸlıyor. Sarı sazlıklar ve Saklıgöl… Nefis bir görüntü, hepimiz bir tarafa dağılıyoruz, güzellikleri objektiflerimize hapsedip dostlarla paylaÅŸmak üzere saklıyoruz.
Kamp ateşi yakamadık
Saatlerce fotoÄŸraf çekiyoruz, geleneksel kamp ateÅŸini yakmak için verdiÄŸimiz tüm uÄŸraşılar boÅŸa gidiyor. Sadece duman çıkıyor, çalı çırpı tutuÅŸmuyor, önce Engin, sonra Aykut ve arada bir ben de ateÅŸi körüklüyoruz, yine sadece duman… Bu duman çekimlerde fotoÄŸraflarımıza yine de renk katıyor. Saklıgöl’de ilkbaharda kamp kurmaya karar veriyoruz, bir aksilik çıkmaz ise… Gölün etrafını kısa sürede dolaşıyoruz, hem fotoÄŸraf çekiyor, hem de kamp yeri belirlemeye çalışıyoruz. Sazlıkların çepeçevre kuÅŸattığı göle yansıyan çam aÄŸaçlarının görüntüleri eski evlerde duvara asılan kilimlerdeki silueti anımsatıyor.
Turizme hizmet edecek
Honaz ilçesi sınırları içinde kalan ve doÄŸal güzellikleri ile son yıllarda günübirlik ziyaretler ile doÄŸaseverlerin büyük ilgi göstermeye baÅŸladığı Saklıgöl, turizme de hizmet edebilecek özelliklere ve güzelliklere sahip. Saklıgöl ÅŸimdiye kadar Honaz’ın yakın çevresinde yaÅŸayan dar gelirli ve orta halli ailelerin tatil günlerini geçirmek için geldiÄŸi doÄŸa köşelerinden biri olmuÅŸ. Çevrede fazla tanınmayan 1080 metre yükseklikteki Saklıgöl`ün çapı 300 metreyi geçmediÄŸi gibi bu göl herhangi bir çay ya da dereyle de beslenmiyor. Suyunun berrak ve temiz olmasının sebebi dibinden kaynaması. Gölde sazlıklardan oluÅŸan 7 tonluk yüzen bir ada mevcut. Ada rüzgârın etkisiyle zaman zaman yer deÄŸiÅŸtiriyor.
AhÅŸap localar pek keyifli
Gelenlerin rahat etmesini saÄŸlamak amacıyla gölün kenarlarına çeÅŸme ve ahÅŸap localar inÅŸa edilmiÅŸ, ayrıca aÄŸaçların arasında ve göl çevresine günübirlik tatilciler için yemek yiyebilecekleri masalar serpiÅŸtirilmiÅŸ. Burası Denizli`ye göre daha serin. Ayrıca Saklıgöl’de balık avlanabiliyor. Saklıgöl’e kış sezonunda gelenler eÄŸer Honaz ilçesine henüz kar düşmediyse 2571 metrelik yüksekliÄŸi ile Ege Bölgesi’nin en yüksek zirvesine sahip Honaz Dağı’nın karlarla örtülü doruklarını büyük bir keyifle seyretmekle yetiniyor. Saklıgöl’e kamp kurmak ya da günübirlik gezinti amacıyla gelenlerin yiyecek ve içecek gereksinimlerini Honaz’daki çarşıdan karşılaması gerekiyor.
Işık Teoman
isikteoman@gmail.com
"Işık Teoman" bütün yazıları için tıklayın...