ISSN 1308-8483
   ISSN 1308-8483
Foça Festivalinde de güldürdüler -

   .::


Seyfi GÜL     
  Yayın Tarihi: 13.9.2013    



Foça Festivalinde de güldürdüler

İzmir’in Foça İlçesi’nde devam eden Kültür Sanat ve Balıkçılık Festivali’nde “Yaşam ve Gülmece” konulu söyleşiye katılan Türk edebiyatının usta ismi Muzaffer İzgü, Karikatürist Semih Poroy ve Karikatürist Yazar Cihan Demirci acı ama gerçek diyerek anlattıklarıyla izleyenleri güldürdüler.

TOMA ALDIM

Foça Beşkapılar Kalesi’nde 12 Eylül 2013 Perşembe günü saat 19.00’da Yazar Hüseyin Yurttaş’ın sunumuyla başlayan söyleşide ilk sözü Muzaffer İzgü aldı. Geçmişten günümüze gülmece dalında verilen eserler ve eser verenler hakkında bilgiler aktaran İzgü, Rıfat Ilgaz ve Aziz Nesin ile aralarında geçen mizah mı – gülmece mi tartışmalarına da konuşmasında yer verdi. “Işıklar içinde yatsın Nesin ikimizle de küs gitti” dedi.

İzgü İstanbul’dan pek çok çevreden gel buraya yerleş diye ısrarlı teklifler aldığını ama İzmir’den vazgeçemediğini belirtti. Son öykülerinden birinden, bir bölümde aktaran İzgü “Çoluk çocuk istediler, Bir araba alalım dediler. Sordum ne alacağız. İlla TOMA alalım diye tutturdular. Yahu olur mu? dedim. Paran varsa Türkiye’de her şey olur dediler. Oluyormuş. Parayı denkleştirdik. TOMA’yı aldık. Evin önüne koyduk. Gelen geçen polisler saygıyla eğildiler. Neyse hanımla birlikte ilk turumuz için TOMA’mıza bindik. Yola çıktık. Sonra ne mi oldu. Kitabımda” diye bağladı. İzgü gülmece öykülerini hep okuru tamamlasın dileğiyle yarım gibi bıraktığını belirtti..



TRT RÖPORTAJ YAPTI BEN ÖLÜNCE YAYINLAYACAK

12 Eylül döneminde, Kenan Evren zamanında TRT’den kendisi ile röportaj teklifi geldiğini, inanamadığını, teyit etmek için telefon edip gerçek mi olduğunu sorduğunu, gerçek olduğunu öğrenince bir daha hayrete düştüğünü anlatan İzgü’nün; “Neyse gün geldi TRT stüdyosuna gittim. Bir hürmet. Bir ilgi. Röportaj başladı. Dedim ki burası TRT bir kısıtlama var mı ne söyleyeyim, ne anlatayım. Dediler ki içinden ne gelirse söyle. Sorun yok. Sevindim. O sevinçle ben yağdım estim gürledim. Söyledim de söyledim. Program bitti. Teşekkür ettim. Giderken aklıma düştü. Sordum. Bu röportaj ne zaman yayınlanacak. Cevap: Ölünce. Yani öldüğümde cenaze filan gösterirken arka fonda ağzımı oynatırken görüneceğim” sözleri dinleyenlerini hem güldürdü, hem de tepki göstermelerine neden oldu.

KARİKATÜRİSTİM İŞSİZİM

Karikatürist Yazar Cihan Demirci “Kadıköy’de oturan ama yılın önemli bir bölümünü Foça’da geçirmeye başlayan biri olarak burada bulunmaktan çok mutluyum” sözleriyle başladığı konuşmasına basın ve mizah dünyasında yaşanılanları anlatarak devam etti. ”Ben bir karikatürist olarak iş bulamıyorum. İşim yok. İşsizim. Bu iktidar mizahı, mizahçıyı ve gülmeyi sevmiyor. Gazetelerde dergilerde yazıp çizmemize izin vermiyorlar. Bloglar kuruyoruz. Siteler açıyoruz. Cambazlıklar yaparak sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Çocuk kitapları yazmaya başladım. Onları da engellemeye çalışıyorlar. Her okula giremiyoruz.

Bugün 12 Eylül. 33 yıl önce 18 yaşında bir genç iken benim hayatımın içine eden bir olayın yıl dönümündeyiz. Her şeyi değiştiren, bütün hayatları değiştiren, her şeyi altüst eden bir olayın yıldönümündeyiz.

33 YIL BOYUNCA MİZAHI 31 MAYIS DİRENİŞİNİ GÖRMEK İÇİN YAPTIM

Çok umutsuz bir dönemde meydana gelen gençlik olaylarıyla ve direnişlerle yeniden umutlanmaya başladığını belirten Demirci “31 Mayıs 2013 Türkiye tarihinde önemli bir gündür ve ben 33 yıl mizahı bu 31 Mayıs gününü görmek için yaptım” dedi.

FOÇA BİRAZ SAPA KALDIĞI İÇİN KENDİNİ KORUDU

Foça Kalesi’nde kendini huzurlu bir mekanda hissettiğini ve bu huzurun son yıllarda pek çok yazar çizer, müzisyen ve sanatçının Foça’ya gelmesine ve yerleşmesine neden olduğunu belirten karikatürist Semih Poroy; Tarık Dursun K., Avni Arbaş, Ferruh Başağa, Süheyl Denizci, Sali Turan, Süreyya Berfe, Vecdi Çıracıoğlu, Ahmet Önel, Hasan Öztoprak, Ataol Behramoğlu, Özcan Yalım, Habip Bektaş, Mehmet Ünal’ın Foça’yı tercih eden veya yerleşmek üzere olanlardan bazıları olduğunu sıraladı. Büyük ustalardan kimilerinin yaşamını erken yitirmiş olmalarını Foça için talihsizlik olarak niteleyen Poroy “Foça biraz sapa kaldığı için kendini hala koruyabilen bir kent. Batı Avrupa’da kuzey ülkelerinde yazar evleri vardır. O yörenin yönetimi böyle yazarları birkaç ay bu evlerde misafir eder. Onlar da o süre içinde tamamiyle yörede geçen bir öykü, bir roman, bir kısa roman yazar. O kitap milyonlarca lirayla yapılamayan reklamı yapar. Bunu da hatırlatmış olayım” dedi.

KİM YİRMBEŞ LİRA İSTER

Söyleşi’nin sonunda kapanış konuşması için mikrofon başına geçen Muzaffer İzgü güncel sorunlara, stand up’çılara, dizilere, kitaplara, yarışma programlarına eleştirel göndermelerde bulundu.

İzgü’nün; “Hani Kenan Işık’ın Kim Yirmbeş (Yirmi Beş) Lira İster diye bir programı var. Orda beni sordular. Muzaffer İzgü. Dört şık. Denizli, Aydın, Adana, İzmir. Adam tuttu tuttu Aydınlı o dedi. Ben seviniyorum tabi. Çünkü orada adımı bir tiyatro sahnesine verdiler. Gidin Aydın’a orada Aydın Belediyesi Şehir Tiyatrosu Muzaffer İzgü Sahnesi var. Kalktım adamı bir alkışladım, bir alkışladım. Ama adam 25 lirayı kaybetti. İzmir’de de Muzaffer İzgü Sokağı açılıyor. Bizde diriyken bir şey yapmazlar. İnanın ölmüş sandım kendimi” sözleri kahkahaları doruğa çıkardı.

Söyleşi konuşmacılara plaket takdimiyle sona erdi.

Seyfi GÜL







Okunma: 2318
Okunma: 2318












Uluay   
ZEYNEP'ce   




4698

   |   Hakkımızda    |    İletişim    |    Yasal Uyarı    |


    © FocaFoca.com tüm hakları saklıdır.   (03/2005)