BELEDİYE SEÇİMLERİ YAKLAŞIRKEN; YEREL YÖNETİMLERDE TAKIM ÇALIŞMASININ YARARI VE ÖNEMİ
İnsanoğlunun yerleşik hayata geçişi, binlerce yıl süren kıyasıya bir mücadelenin sonunda gerçekleşmiştir. 21. Yüzyıla geldiğimizde, bakıyoruz, dünya nüfusunun büyük bir bölümü kentlerde yaşamaktadır. Bundan dolayı kentler ve kent yaşamı giderek önem kazanıyor; nüfus artışları nedeniyle sorunları da artan bu yerleşim yerlerini yönetmek giderek zorlaşıyor...
Ve bunlara bağlı olarak Yerel Yönetimler, Belediye Başkanları, Belediye Meclisleri büyük önem kazanıyor...
İşte tüm bu nedenlerle kentlerde yaşamak ayrı bir özveri ve sorumluluk istiyor; seçkin ve yetkin yöneticiler, bilinçli yurttaşlar istiyor...
Şimdi soruyorum: Böylesine önemli işlevleri olan; yoğun görevler üstlenen; ağır yükler ve sorumluluklar taşıyan Belediyeler, tek bir kişinin kişisel yeteneklerine ya da çalışma gücüne bırakılabilir mi?..
"Bu makama halkın oyu ile geldim öyleyse bu kenti istediğim şekilde yönetir, istediğimi yaparım..." anlayışı kentte yaşayanları mutlu edebilir mi, kenti hak ettiği yere getirebilir mi?..
Değerli okuyucular; demokrasiye gönülden bağlı ve demokrasinin insan onur erdemine yakışan en seçkin yönetim anlayışı olduğuna inanan bir yurttaş olarak şu düşüncelerimi sizlerle paylaşmak istedim:
Önümüzdeki yılın hemen başında ülkemizde olduğu gibi güzel Foça'da da çok önemli bir demokrasi sınavı var. İlçemizi yönetecek olanları seçeceğiz. Demokrasinin vazgeçilmez unsurları olan siyasi partiler tam bugünlerde Belediye Başkan Adayları'nı belirleme telaşı ve heyecanı içindeler.
Ne güzel...
Yaşayarak öğrenilmiştir ki, yerel yönetimlerde en önemli etken: Takım Çalışması ve Ortak Aklın Kullanılmasıdır!..
Yine bugüne değin birçok yörede görülmüştür ki; takımını güçlü, yetenekli, çalışkan ve dürüst kişilerden; Yerel yönetimin ihtiyacı olan yetkin ve etkin uzmanlardan oluşturamayan yöneticilerden, yönetmeye talip oldukları kente hayır gelmemiştir.
Bundan dolayı derim ki: -hangi partiden olursa olsun- daha işin başında ortak aklı kullanacağının, ekip çalışmasına ağırlık ve öncelik vereceğinin; katılımcı belediyecilik anlayışını hayata geçireceğinin sözünü vermeyen ve bunu eylem ve davranışa dönüştürmeyen, ekibini bu nitelikteki kişilerden oluşturmayan başkan adaylarından uzak duralım.
Kent yaşamı, kent yönetimi kural ister, düzen ister, sorumluluk ve özveri ister. En önemlisi de akıllı, bilgili, yurtsever yönetici ve yurttaşlar ister.
Son yıllarda yaşadığımız olaylar ve ortaya çıkan sonuçlar göstermiştir ki; Yerel Yönetimler, demokrasimiz için, halkın mutluluğu için, ülkemizin geleceği için çok önemli hale gelmiştir.
Gelin; bu kez ve iş işten geçmeden, siyasal ve kişisel hesaplar içine düşmeden kentlerimize; demokrasiye ve cumhuriyetimizin temel değerlerine gönülden bağlı, her alanda barış ve kardeşliği sağlayacak ve bizleri huzur içinde yaşatacak, yukarıda saymağa çalıştığımız nitelikte ve çapta yöneticiler seçelim...
Çünkü; geleceğe güvenle ve umutla bakmanın bir yolu da Yerel Yönetimlerden geçiyor…
