Günümüzde; bir kentin geçmişi ile geleceği arasında en sağlam köprüyü Kent Müzeleri oluşturuyor.
Bu konuda çok konuştum, çok yazdım ama bu yazımızın da hemen başında bir açıklamada bulunmak isterim: Kent müzelerinin topluma katkıları yalnızca tarihi gösterimlerle sınırlı olduğu sanılmasın. Onlar; kültürel bir buluşma ve iletişim noktası olarak önemli bir eğitim işlevini yerine getirmelerinin yanında, kentte yaşam kalitesini yükselten; diyalog, tartışma, bilgilendirme ve etkileşim ortamları yaratan; böylece, kentin tüm kültürel değerlerine sahip çıkılmasıyla birlikte ziyaretçilere, kenti yeniden keşfetme olanağı sağlayan mekanlardır.
Böylesine geniş işlevi olan bir kuruluşun varlığının bir kent için ne büyük değer ifade etiğini şöyle bir durup düşünelim derim!..
Bugünlerde güzel Foça'mızda bu alanda tatlı bir telaş var. İki ay kadar önce Belediye Başkanı Gökhan Demirağ'ın girişimleriyle bir toplantı yapıldı. İlerde "Foça Kent Müzesi"ne dönüştürülebilecek olan bu projede toplantıya katılanların görüş ve düşünceleri alındı ve ilk aşamada "Foça Tarih Evi"nin oluşturulmasına karar verildi. İş Bankası karşısındaki Belediyeye ait Çok Amaçlı Toplantı Salonu -şimdilik- bu işe ayrıldı.
Ve hemen hazırlıklara başlandı.
Geçen gün gittim gördüm. Çalışmalar bütün hızıyla devam ediyor...
Doğrusu; çok heyecanlandım, çok umutlandım...
Nedenini size de anlatayım:
-İlk iş olarak bu proje hakkında kamuoyu bilgilendirilmeye başlanmış. Koordinatör Çiğdem Dirim, nerdeyse her kapıyı çalmak,herkesi bu konudan haberdar etmek için çırpınıp duruyor…
-Mekan, çok kısa bir süre içinde bu iş için gerekli olan cam dolaplar, sergi rafları ile donatılmış, doğan ihtiyaca göre de Yerel Yönetim, hemen yenilerinin teminine çalışılıyor…
-İki genç arkeolog Esin ve Ertan AKSOY, kolları sıvamış, neredeyse 24 saat çalışacak bir istek ve şevk içinde mozaik panolar hazırlıyorlar…
-Merkezin giriş duvarları Kibele ve Griffon kabartmalarla süsleniyor…
-Yöremizin ekonomik ve kültürel kimliğini oluşturan öğelerden tuz, şap, şarap, zeytin, zeytinyağı konusunda her türlü doküman toplanıyor; Foça’nın ve doğanın asil rengi olan MOR, başköşeyi almak üzere…
-Foça’da yaşamış, iz bırakmış kişiler saptanıp onlara ait kişisel veriler kayıt altına alınıyor…
- İlçe merkezi dışındaki yerleşim yerleri başta Yeni Foça, Bağarası, Gerenköy olmak üzere bu güzel projeden haberdar edilmiş, hatta gerekli objeler merkeze gelmeye başlamış…
Bütün bunlar değerlendirilip tasnifleniyor…
Bir güzel iş ki, görmelisiniz…
Evet, yineliyorum: “Kent Müzesi’ni kuranlar, kurulmasına katkıda bulunanlar tarihe geçer…”
Yazımı da daha fazla uzatmadan Koordinatör Çiğdem Dirim’in sözleriyle noktalamak istiyorum:
“Amacımız, yaşadığımız yerin eşsiz güzelliklerine ve özelliklerine sahip çıkmak, başta çocuklarımız olmak üzere gelecek kuşaklara bütün değerleriyle onur duyacakları bir Foça bırakmak…”
Dilerim bu güzel istek kısa sürede gerçekleşsin; bugün, büyük bir heyecanla oluşturulmağa çalışılan Foça Tarih Evi, tüm Foçalıların onur ve gurur duyacağı KENT MÜZESİ’ne dönüşsün…
