Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili, gazeteci yazar Mustafa Balbay 27 Ocak 2014 Pazartesi günü adaylara destek programı kapsamında geldiği Foça’da büyük ilgi gördü. Saat 18.00’da planlı ziyaret daha önce gittiği Dikili ve Çandarlı’da yine aşırı ilgi nedeniyle yaşanan gecikmeler dolayısıyla 19.30’dan sonra gerçekleştirilebildi.
Önce CHP İlçe binasında karşılanması planlanan Balbay 400 dolayında kişinin beklemesi nedeniyle Reha Midilli Kültür Merkezi’nde ağırlandı. Yolu üzerindeki hemen herkesle kucaklaşan Balbay’ın alkışlar arasında salona giriş ve çıkışında izdiham yaşandı.
CHP Foça İlçe Başkanı Günal Biçer, Balbay’la birlikte ilçeye gelen İzmir Milletvekili Hülya Güven, İzmir İl Başkanı Ali Engin, başkan yardımcıları, Foça Belediye Başkanı Gökhan Demirağ ile İzmir ve Türkiye Gazeteciler Cemiyet Başkanı Atilla Sertel’i anons ettiğinde salon ayakta alkışlarla inledi.
Günal Biçer 4 ay önce Silivri’den Balbay’ın kendisine bir mektup gönderdiğini, bu mektubu gözyaşları içinde okuduğunu, kimseyle paylaşmayıp evinde sakladığını ve okumak için bu günü beklediğini söyleyerek, o mektubu okudu. “Özgürlükte omuz omuza olacağımız, tüm Türkiye’yi Foça’mız gibi aydınlık yapacağımız günlerin özlemiyle. Kardeşiniz Mustafa Balbay” cümleleriyle biten sözcüklerin ardından da “Evinize hoş geldiniz” diyerek Balbay’ı mikrofona davet etti.
Silivri’de yüzünden yaralanan Behice Kaya’yı işaret ederek “Başta Behice kardeşimiz olmak üzere karda, kışta, yağmurda, Silivri yollarında bizi yalnız bırakmayan herkese selam olsun” diyerek konuşmasına başlayan Balbay bir gün bile umutsuzluğa kapılmadan hapisten dimdik çıktığını söyledi.
ÇOCUKLARIM ACI İÇİNDE BÜYÜDÜLER
“Çocuklarım tüm Türkiye’nin gözü önünde acıyla büyüdüler” diyen Mustafa Balbay; “Çocuklardan çok şey öğrendim. Çok kişi bir yol tercihi yapar. Ya bir mücadelenin içinde olur, ya da ailesiyle. Ben ikisinden de vazgeçmeyeceğim. Onlar ailem, sizler benim sosyal aşkımsınız. Hapishaneden ya çürüyerek ya yürüyerek çıkarsınız. Ben size koşarak çıktım.” sözleriyle konuşmasına devam etti.
“Başta Uğur Mumcu” diyerek demokrasi uğruna katledilen aydınları da anan Balbay; onlara borçlu olduklarını ve bu borcun ancak onların fikirlerini iktidara taşıyarak ödenebileceğini söyledi.
ARTIK PARALEL EŞKENAR YAMUK DEVLET VAR
Mustafa Balbay; “Mesleki doğum yerim İzmir. Atilla Sertel, Ali Ekber Yıldırım, Atilla Köprülüoğlu ile birlikte spor sahalarından ara sokaklarına kadar İzmir’i karış karış dolaştım. Haber yaptım. Ama artık sorunları anlatan olarak değil çözmek için karşınızdayım. Ankara’da eskiden derin devlet tartışması vardı. Ama şimdi ortada paralel devletten, eşkenar devlete, geometrik şekil olarak söylersek yamuk devlete kadar her şey var. Ortada devlet bırakmadılar. Ama demir parmaklıklar ardında da umudu yitirmedim. Halkla birlikte yeniden halkın iktidarını kuracağız. Mustafa Kemal’in Türkiye'sini 21.yüzyılda da yaşatacağız”
“Bugün özgürlüğümün 48. günü, ama 71’inci kez mikrofon elimde. Durmayacağım. Ege şivesiyle dersek bunu saymeycem. Foça’ya günbatımı için tekrar geleceğim”
SOLCU SOLCUNUN KURTU OLMASIN
İlhan Selçuk’un vasiyet gibi “Solcu Solcu’nun Kurt’u olmasın” sözlerini hatırlatan Balbay; Atatürk’ün “Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler asla yorulmazlar” tümcesiyle konuşmasını bitirdi.
Mustafa Balbay saat 20.30 dolayında salondan geldiği gibi büyük sevgi gösterileri arasında ayrılarak Aliağa’ya gitti.
