Uluslararası Slow Food Hareketi tarafından 28. Yeryüzü Pazarı ilan edilen Foça Yerel Pazarının kurucusu Foça Zeytindalı grubu her yıl yapılan Terra Madre Day(Toprak Ana Günü) etkinlikleri kapsamında Türkiye’yi İtalya’da temsil etti.
İtalya’nın Puglia özerk bölgesindeki Carovigno İli’inin Adriyatik Denizi kıyısında yer alan Torre Guaceto kenti Yeryüzü Pazarı’nda “Uluslararası pazarda Akdeniz Diyeti” konusuyla düzenlenen etkinliğe Türkiye ve İtalya’nın yanı sıra Fas ve Yunanistan’dan gruplar katıldı.
21 Aralık 2013 tarihinde Torre Guaceto’do standlarını açan gruplar “Akdeniz Diyeti” programına önerdikleri yemekleri yapmakla başladılar. Tarhana, peksimet, yağda kızartılmış ekmek, fava ve incir tatlısı ile en çok ilgi gören gruplardan biri olan Foça Zeytindalı Lideri Gül Girişmen her grubun diğerlerinin yaptığı yemekleri, kullandığı malzemeleri incelediği, değişik kültürlere mensup insanların birbirini yemek ve yaşam kültürleriyle tanıdığı güzel bir organizasyonda yer almaktan ve ülkemizi tanıtmaktan mutlu olduklarını söyledi.
Gül Girişmen; ”Carovigno; Puglia bölgesinde yemek kültürünün önemsendiği, Foça gibi özel çevre koruma bölgesi özelliği olan tarihi bir kasaba. Burada katılımcılar Akdeniz Diyeti ana amacı doğrultusunda projelerini, toplumlarını ve ürünlerini tanıttılar. Değişik ülkelerden insanlar hazırlanan mutfakta hep beraber yemeklerimizi yaptık. Nostaljik mekanda heyecanla işimizi yaparken diğer taraftan yemek sohbetleri ve yapıldığı ürünleri inceledik.
Yemeklerin hazırlanmasının ardından basın toplantısı için kale içindeki salona geçtik. Uluslararası Slow Food Biyoçeşitlilik Vakfı Başkanı Pierro Sardo’nun moderatörlüğünü yaptığı toplantıya Carovigo Belediye Başkanı ve Meclis üyeleri de katıldı. Ülkeler olarak projelerimizi sunduk.
Carovigno Belediye Başkanı açış konuşmasında; değişik yiyeceklerin Akdeniz Diyetini meydana getirdiğini, hoşgörüyü uluslararası düzeye taşıdığını, Unesco içinde önemli olan değişimlerde SlowFood’un çok önemli rol oynadığını, doğa ve insanlar için organik tarımın önemli olduğunu ve kooperatifleşmenin önemini anlattı.
Akdeniz diyeti felsefesinde esas olan yöresel yemeğin “iyi yemek” olduğunu ve bununda yöresinden yapılan ürünlerle daha da değer kazandığını belirten Slow Food Biyoçeşitlilik Vakfı Başkanı Piero Sardo ise konuşmasında; “Kendi ürünlerimizi korumalıyız ve onlara önem vermeliyiz. Geleceğimiz tehlikede, sürdürülebilir tarımın korunması ile doğru ürünü ortaya çıkarabiliriz. Diğer ürünler birbirinin aynısı oluyor ve tadını bile ayırt edemiyoruz” dedi.
Konuşma ve basın mensuplarının sorularının yanıtlanmasının ardından hazırlanan yemekler katılımcılara ikram edildi. Foça standındaki tarhana ve diğer yemekler kısa sürede bitti. Yemek sunumları bittikten sonra stantlarda sohbetler yapıldı.
Yemeklerle kurulan diyaloğun sevgi ve hoşgörüyü beraberinde getirdiğini vurgulayan Gül Girişmen, “artık Fas ta ve Yunanistan da evlerimiz var. Birbirimizin beğendiğimiz yemekleri de seyahat ediyor. Mesela İtalya’nın yaptığı balık çorbasını, Foça Yeryüzü Pazarı’nda Vedia teyzemiz bizlere yapıp getirdi. İtalya’da, Fas’ta, Yunanistan’da bir yerlerde de tarhanamız kaynatılıyor” dedi.
