Havaların ısınmasıyla birlikte su ve yiyecek bulmakta zorlanan domuzlar Foça şehir merkezine indi. Çöp konteynerleri ve yiyecek atıklarının olduğu bölgelerde yoğun olarak görülen domuzlar korku yaratmaya ve zarar vermeye başladılar.
Foça Atatürk Mahallesi’nde Sağlık Ocağı’nın karşısında bahçe bitkileri, çiçek ve ağaç fidanı üretimi yapan Hayrettin Avcı her akşam gelen domuz sürüleri nedeniyle bir buçuk yıldır nöbet tutuğunu ve başka iş yapamaz hale geldiğini belirterek yetkililerin soruna mutlaka çözüm bulmasını istedi.
Avcı; 8 Haziran 2013 Cumartesi gece 02.30 dolayında kırk tane kadar domuzun tesisine girdiğini, 20 kadarının azman diye tabir edilen iri erkek türde olduğunu ve kendisine saldıran domuzlardan canını kurtarmak için kaçmak zorunda kaldığını söyledi.
SORUMLUSU İLGİLİSİ KİMSE ÇARE BULSUN
Hayrettin Avcı; “Bir buçuk yıldır burada nöbet tutuyorum. Zararım 100 bin lirayı geçti. Bu akşam ne kadar zarar verdiler bilemiyorum. Defalarca dilekçe vermeme rağmen bu işi önleyecek merci de bulamıyorum. Müracaat ediyorum bir ay sonra zarar tespitine geliyorlar. Bunu kimden talep edeceksin diye de bana soru soruyorlar. Diyorum ki bunun sorumlusu kimse, ilgilisi, yetkilisi kimse çare bulsun. Ben kendimi koruyamıyorum. Silah kullanamıyorum. Domuzu öldüremiyorum. Çünkü yasak”
MESKUN MAHALDE ATEŞ ETMEK YASAK AMA DOMUZ DOLAŞIYOR
“Meskun mahalde ateş etmek yasak, ama meskun mahalde ne hikmetse yaban domuzu var. Hafta sonları popülasyon biraz daha artıyor. Sayfiyeciler burada hayvanları seviyorlar diyorlar, ama hayvan sevgisi başka bir şey. Evin yanına, çöpün yanına yemek koymakla hayvan sevgisi olmuyor. Bırakın yaban domuzları yaban hayatında kalsın. Şehir merkezine kadar iniyorlar. Defalarca insanlar kaza yaptılar, kaçarken kolunu bacağını kıranlar oldu, çarpan arabalar pert oldu. Şimdi ben bu zararı kimden karşılayacağım. Beni kim koruyacak. Malımı koruyayım derken canım tehlikede”
BÜTÜN FOÇA’YA TEL ÖRGÜMÜ ÇEKELİM
“Bütün Foça’ya tel örgümü çekeceğiz. Bana saldırdılar, devamlı tel örgü içinde mi yaşayım. Gündüz çalışmak, gece nöbet tutmak zorundayım. Bir - iki saat uykuyla ekmek teknemizi hayatta tutmaya çalışıyorum. Doğadan uygulamaya aldığım yaban bitkilerimde gitti. 15-20 yıllık emeğim gitti. Yeter Artık. Bıktım. İlgilisi yetkilisi kimse çare bulsun. Ya da izin versinler ekmek teknemi silahla ben koruyayım” dedi.
SELDEN SONRA İKİNCİ DOĞAL AFET DOMUZLAR
Foça Ziraat Odası Başkanı Ercan Yüksektepe de domuzların doğal afetten sonra ikinci bir afet yaşattıklarını, ekilen mısır tohumlarını çıkarıp yediklerini, buğdayın yüzde ellisinin domuzlar yüzünden kaybedildiğini, zeytinlere ve diğer ürünlere dadandıklarını belirterek, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile ilgili diğer kurumlardan acilen kalıcı ve kesin çözümler beklediklerini söyledi.
Ercan Yüksektepe; “Yakın zamanda yaşadığımız sel felaketinden sonra ikinci bir felaket yaşıyoruz. Zarar görmeyen tarlamız, bağımız, bahçemiz yok gibi. Domuz sayısı çok aşırı arttı. Av yasak. Tarım alanları işgal altında. Biz her hayvan türünün doğada bulunması gerektiğine inanıyoruz. Ancak domuzların aşırı çoğalması bütün dengeleri alt üst etti. Çok geç olmadan, daha kötü şeyler yaşanmadan yetkililerden etkili çözüm istiyoruz.” dedi.
