ISSN 1308-8483
   ISSN 1308-8483
Atilla Sertel iktidara Foça’dan yüklendi

   .::


Seyfi GÜL    

  Yayın Tarihi: 30.1.2013    

Atilla Sertel iktidara Foça’dan yüklendi



İzmir ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Atilla Sertel ile Cumhuriyet Gazetesi İzmir temsilcisi Serdar Kızık’ın konuşmacı olduğu “Uğur Mumcu’dan Günümüze Basın Ve Demokrasi” paneli 29 Ocak 2013 Salı günü Foça Reha Midilli Kültür Merkezi’nde yapıldı.

Foça Belediye Başkanı Gökhan Demirağ, Belediye meclis üyeleri, ADD Foça Şube Başkanı Neşe Uprak, bazı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve vatandaşların katıldığı panel yazar Hüseyin Yurttaş’ın konuşmacıları takdimiyle başladı.

Atilla Sertel; 24 Ocak’tan beri bu panelleri değişik yerlerde gerçekleştirdiklerini, çok yoğun bir ilgi gördüklerini, ancak katılımcı sayısını görünce “Foça’da hayal kırıklığı yaşadıklarını” ifade ettikten sonra sözü Serdar Kızık’a verdi.

Uğur Mumcu’nun “Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunmaz” sözünü kendisine bayrak olarak seçtiğini belirterek söze başlayan Serdar Kızık; günümüz Türkiye’sinde tablonun demokrat, solcu, sosyalist, Atatürkçü, Kemalist, aydınlığı savunan insanlar açısından iyimser olmadığını dile getirdi.

Uğur Mumcu’yu emperyalist planlara engel olduğu için öldürdüklerini, toplumun muhaliflerini gazetecileri, askerleri, aydınları içeri aldıklarını belirten Kızık’ın konuşmasından bazı bölümler şöyle;

”Bu davalarda bize suçumuzun ne olduğunu söyleyin diye çığlık atan insanlar var”, bu davalarda üretilmiş sahte deliller var, kurgulanmış bir plan var. Bu ülkenin genelkurmay başkanı terör örgütü suçuyla içerde tutuluyor. Cumhuriyet gazetesinin imtiyaz sahibini kendi gazetesini bombalatmakla suçladılar.”

“Bir seminer’de 250 kişi oturup darbe yapmayı konuşur mu? Darbeyi Kenan Evren gibi 5 kişilik bir ekip oturur konuşur, okyanus ötesinden talimat gelir, darbe öyle olur. Türk toplumunu kandırıyorlar”

“Onlara destek veren bazı medya mensupları artık sustu. Kullanıldılar ve bir kenara atıldılar.

TÜRKİYE’DE İNSANLIK DIŞI ŞEYLER YAPILIYOR

“Uğur Mumcu’nun 30 yıl önce yazdıklarını bugün bir bir yaşıyoruz. Irak’ta, Suriye’de, Ortadoğu’da, Rusya’da, Yugoslavya’da, Türkiye’de. Ama insanların Atatürk’te birleşmesini engelleyemediler. Şimdi Başbakan kalkmış “ben terörle mücadele edicem ama, terörle mücadele edecek insanlar cezaevinde, bir ordu bu kadar casuslukla suçlanır mı” filan diyor. Yahu bunları kim yaptı, iktidar sahibi sensin, Başbakan bu gelinen noktayı öngöremediği için bunu söylüyor. Kendisini temize çıkarmak istiyor. Pekte iktidar olamadığı için söylüyor. Özel yetkili savcı MİT müsteşarını almak istiyor, o zaman beni alın diyor. Anlıyor ki iş kendisine doğru gidiyor. Hem bundan yakınıyor, hem özel yetkili mahkemeler yerinde duruyor. Bir ülkenin başbakanı böyle tespit yapıyorsa yer yerinden oynaması lazım“

“Hepimiz insan olarak üzerimize düşeni yapmalıyız. Çünkü Türkiye’de şu an insanlık dışı şeyler yapılıyor. Karanlığı hep birlikte el ele vererek dağıtabiliriz” dedi.



HİÇ ŞAKASI OLMAYAN BİR SÜREÇ YAŞANIYOR

“Hiç şakası olmayan bir süreç yaşanıyor Türkiye’de ve bu süreç giderek daha da ciddi bir sürece gidiyor” diyerek başlayan Atilla Sertel iktidara, medyaya ve süren davalardaki uygulamalara sert tepkiler içeren bir konuşma yaptı.

Atilla Sertel ; ”Uğur Mumcu bu süreci uzun yıllar öncesinden söylüyor. Temelinde tam bağımsızlık olan cumhuriyetin ikinci dünya savaşından sonra emperyalizmin ahtapot kolları tarafından sarıldığını söylüyor. Sadece yerüstü değil yer altı zenginlikleri de onların emrine verildi diyor. Öyle bir teslimiyettir ki diyor, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka bir ülkenin Genelkurmay’ına armağan edilmiştir”

İLK İCRAAT SİLİVRİ CEZAEVİ

“Bu iktidar 2002 yılında işbaşına geldiğinde sessiz sedası bir temel atışı gerçekleştirmiş. Silivri Cezaevi. 9 ayrı cezaevinden oluşan, içinde 35-40 bin ekmek çıkan, lojmanı olan, kampüsü koruyan jandarması, inzibatı, korumalarının dışında yüzlerce infaz koruma memuru olan, elektrikli tel örgülerle çevrili, göz retinasını okuyan elektronik kapıları olan, okulu olan, köpeklerce korunan devasa bir cezaevi inşa etmişler. Burada hukuk dışında her şey var. Bir kişi yargılanmaya yedi ayrı kapıdan geçerek gidiyor. 12 ayrı kapıdan geçerek duruşma salonuna alınıyor. Böyle bir sistemde böyle bir cezaevi oluşturmuşlar. Buna kim neden gerek duydu”

KEMAL ATATÜRK’E DOKUNAMAZLAR

“Pamuk prenses yedi cüceler gibi uyuyan bir toplum uyanamıyor bir türlü. Ama umutsuz değilim. Hayatında birbirini görmemiş insanları bir araya getirerek örgüt yaratmaya çalışanlar, artık toplumdan tepki alıyorlar. Halkın yüzde seksen yedisinin “Kemal Atatürk’e dokunamazlar” dediğini anketlerle ölçüyorlar ve kendilerini bu işin içinden sıyırmaya çalışıyorlar. Kendi açtıkları yolun sonuna geliyorlar. Cezaevindeki arkadaşlarımıza moral vermeye gittiğimde inanın moral alıp çıkıyorum. Bu arkadaşları 4 yıl 5 yıl en küçük bir suç unsuru olmayan davalarla içerde tutmaya çalışıyorlar”

“Amerika tarafından Türkiye’nin bölünmez bütünlüğüne yönelik çizilmiş bir senaryo vardır ve bunun uygulayıcısı Türkiye’de bunlardır. Aslında bunlar Türkiye’yi yönetmemektedir. İpleri başkasının elinde olan “Bu arkadaşı süpürmeyin kullanın” diyenlerin iktidarıdır. Bu iktidar kendilerini kullandıranların iktidarıdır”

“Irak’a Türkiye üzerinden müdahaleyi öngören tezkerenin meclisten geçmemesiyle Amerika Türkiye’ye güvenini kaybetmiştir ve Türkiye’nin yeniden dizayn edilmesi için düğmeye basmıştır. Bu açık ve nettir. Türk ordusu itibarsızlaştırılmak istenmiştir”

ELLERİNİZ KANLI

“Komşularla sıfır problem alarak başlayan iktidar komşularla sırf problem haline getirmiştir. Elleriniz kanlı. Irakta ölen bir buçuk milyon Müslüman’ın kanı var elinizde. Yüzünüze o bebeklerin kanı sıçramış”

“Hangi ırktan olursa olsun Türkiye’nin insanlarının bir arada yaşama ülküsünü bozmaya çalışanlarsınız. Sizin amacınız bu ülkeyi paramparça etmek”

ONBİN ÇOCUĞUMUZ SENİN BİR EVLADIN KADAR KAZANMIYOR

“Cumhuriyetin birikimlerini sattınız. Kendi yandaşlarınızı, evlatlarınızı zengin ettiniz. Gemicikle başlayıp gemiye giden yolda neler yaptığınızı ben sorarım. Bizim evlatlarımızda yüksek okul mezunu. Hepsi çalışkan çocuklar. Ama çok başarısızlar. Çok fakirler. Ekonomileri sıfır. Bizim çocuklarımızın on bin tanesi senin bir çocuğun kadar kazanamıyor. Nerde Müslümanlık. Bunların Müslümanlığı Euro Müslümanlığı. Camide tespih çekerken bile “Euro Euro Euro” diye çekiyorlar”

Basının durumunu “Vergiyle, cezayla, zulümle korkutulan medya AKP’nin dümen suyuna girdi” diyerek özetleyen Sertel. burada Uğur Dündar’a dayandırdığı bir fıkraya yer verdi. “Napolyon Amerika’da Obama, Rusya’da Putin’le görüştükten sonra Ankara’da Başbakan Erdoğan’la akşam yemeğine oturuyor.Ayran içiyorlar. Napolyon diyor ki “Sayın Erdoğan bu dönemki basın benim dönemimde olsaydı Waterloo savaşını kaybettiğimi kimse duymazdı”
“Uğur Mumcu’nun gazeteciliği kimseye taviz vermeyen bir çizgideydi. Şimdi olayların üzerine gidenler ya işsiz kalıyor ya cezaevine atılıyorlar. Bu dönem geçecek. 12 Eylülde Amerika’nın emriyle darbe yapan generallerin durumunu görüyorsunuz. Bu kara bulutlar gidecek, çünkü zulüm yapanlar hiçbir zaman ayakta kalamamışlardır. Atatürk’e diktatör diyenler ayakta kalamazlar”

18 ŞUBAT’TA SİLİVRİ’DE OLMALIYIZ

“18 Şubat çok önemli. 18 Şubat’ta Silivri’de olmalıyız, destek vermeliyiz. Savcı okumak için 3200 yıl gereken, 120 milyon sayfa belgeden oluşan dava dosyasını okumuş bitirmiş. Buna istinaden mütalaa verecek. Toplumu “Bu insanlar bu kadar yattı. Cezasız kurtulmazlar fikrine alıştırmaya çalışıyorlar” Peşinen söylüyorum. Bunu kabul etmiyoruz. Sapıklardan, teröristlerden, hainlerden tanık yaratarak bu ülkenin kahramanlarını, ulusalcılarını, vatanseverlerini cezalandırıyorlar. Buna dur diyeceğiz. Ne zamanki bu iktidar yıkılacak, insan hak ve özgürlüklerine saygı duyan, sosyal devleti inşa etmeye çalışan insanlar başa gelecek o zaman Uğur Mumcu’nun akan kanı duracaktır ” dedi.

Alkışlarla sona eren konuşmanın ardından Foça Belediye Başkanı Gökhan Demirağ, Atilla Sertel ve Serdar Kızık’a teşekkür ederek çiçek verdi.



Seyfi GÜL







Okunma: 2448
Okunma: 2448












Booking.com


   |   Hakkımızda    |    İletişim    |    Yasal Uyarı    |


    © FocaFoca.com tüm hakları saklıdır.   (03/2005)