ISSN 1308-8483
Foça’da Dört Mevsim Sürdürülebilir Turizm / Sebahattin Karaca
  Yayın Tarihi: 15.4.2017    


Foça’da Dört Mevsim Sürdürülebilir Turizm



Dört Mevsim Foça Sürdürülebilir Turizm Çalıştayı’nı düşünen, planlayan, organize eden ve katılan herkesi yürekten kutluyorum. Bu çalıştayın, ileride Foça için faydalı olacağına inanıyorum.

1960’lı yılların ikinci yarısında, Fransız Tatilköyü ile başlayan deniz, kum, eğlence turizmi, Foça’ya yıllarca belli ölçüde fayda sağladığı gibi, Foça’nın ülkemiz içinde ve dışında tanınmasına ön ayak oldu. Ancak 70’li yıllar ve daha sonrasında Foça’ya alternatif yüzlerce turizm merkezi doğdu. Foça Tatilköyü’nün açıldığı yıllarda Kuşadası, Çeşme’nin yanı sıra İzmir’in kuzey aksında Ayvalık, Ören, Erdek gibi turizm merkezleri varken, daha sonraki yıllarda Marmaris, Bodrum gibi ilçelerin turizme kazandırılması, hele hele Antalya ve civarının birinci dereceden pilot bölge olması, buna bağlı olarak da, alt ve üst yapı yatırımlarının kesintisiz ve bol miktarda yapılması sonucunda, maalesef içinde Foça’nın da bulunduğu, İzmir’in kuzey aksı, üçüncü derecede turizm alanı olmaktan kurtulamadı.



Foça’da başta tarih turizmi, su sporları ve dalış turizmi, av turizmi, Kartdere ve Sazlıca’da ören halinde bulunan kilise ve manastırın ayağa kaldırılmasından sonra başlatılacak İnanç Turizmi ve daha benzer turizm türleri ile Foça turizmi çeşitlendirilmeliydi. Bu, bugüne kadar yapılamadığından, maalesef güzel ilçemizde turizm, sınırlı seviyelerde kalmıştır. Hala bu uğurda yapılacak çok şey olduğuna inanıyorum.

Sürdürülebilir turizm denilince bilindiği üzere akla , kitle turizminin yok ettiği, başta doğal güzellikler olmak üzere, tarihi doku ile içinde gelenek ve göreneklerin de olduğu değerlerin korunması ile başlatılan ve devam ettirilen bir turizm anlayışı gelir.

Bu cepheden bakıldığında, sürdürülebilir turizmin yapılabileceği en elverişli çekim noktalarından bir tanesi Foça’dır. Çünkü Foça’nın içinde, ayağa kaldırıldığı taktirde yeteri kadar hem yer üstünde hem de yer altında tarihi zenginlikler inanılmaz derecede çoktur. MÖ. 12. yüzyılda, bu topraklarda kurulan Aolis şehri, daha sonra İyonların yerleşmesiyle Akdeniz kıyı kentlerine kültür ve sanat yolu ile medeniyeti yaymışlardır. Aynı İyonlar, Perslerin istilası ile birlikte Foça’yı terkedip daha önce kurdukları kolonilere yerleşmişlerdir. Bir müddet Perslerin de yönetiminde kalan Foça, diğer tüm Anadolu kentleri gibi Büyük İskender tarafından Perslerden alınmış, yönetimi Büyük İskender’e bağlı Bergama Krallığı’na verilmiştir. Büyük İskender’in ölümüyle birlikte Bergama Krallığı’nın Romalılar yönetimine gönüllü olarak girmesiyle bir Bizans şehri olmuş, ardından Osmanlılar da Foça’da iz bırakmışlardır. Kısaca bir çırpıda bakıldığında, bilinen yedi medeniyetin yaşadığı Foça, tarihi bakımdan emsallerine göre çok zengindir. Şap madeni sebebiyle Cenevizlilerin Yenifoça’yı 1307’de kurduğunu ve Foça morunu ilk kez dünyaya buradan yaydığını biliyoruz. Sadece bu yönü ile bakıldığında Cenova ile neler yapılmaz ki?!.



Öte yandan, Deniz İçindeki Kapadokya diye adlandırmak istediğim Siren Kayaları ve Akdeniz Fokları’nın anayurdu, üreme alanıdır ve başlıbaşına bir doğal zenginliktir. Korunabildiği, iyi bir planlama ile yerli, yabancı turistlerin görebileceği şekilde düzenlenebilirse, sürdürülebilir turizm için çok elverişli bir alandır.

Korunabildiği ve yaşatılabildiği taktirde Kozbeyli‘de de sürdürülebilir turizm, en mükemmel şekilde gerçekleşir. Aynı şey Sazlıca ve Kartdere’deki küme (kule) evler ile yapılır. Büyük Deniz Limanı, özellikle Küçük Deniz Limanı korunması gereken en güzide yerlerdir. Unutmamak gerekir; ilk turist gönlünü Küçük Deniz ile Foça’ya kaptırmıştır. Bu çok önemlidir. Bugüne gelindiğinde Küçük Deniz yükünü çoktan almış durumdadır. Korunmaya en çok ihtiyaç duyulan yerdir Küçük Deniz. Kendisine ulaşan yollardaki ve meydandaki izinsiz her türlü işgal bir tık daha ileri taşınmamalıdır. Küçük Deniz’de hayat çekilmez olduğunda bilinmelidir ki,Foça biter. O bakımdan Küçük Deniz, Foça için çok özel korunmalı ve hiçbir çirkinliğe müsaade edilmemelidir.



Birkaç sene önce ilçemizde başlatılan Slow Food Yeryüzü Pazarı Foça için iyi bir kazançtır. Sürdürülebilir turizm için iyi bir alternatiftir. Umarım bu konuda üreticiden tüketiciye kadar turizm yönünden gerekli adımlar atılır. Bir marka olması sağlanır.

Her zaman söylediğimi burada bir kere daha yinelemek istiyorum. Foça uluslararası turizm arenasında kendine her zaman pazar bulabilecek ve rekabet edebilecek imkanlara sahiptir. Yeter ki uzun vadeli planlarla sahip olduğu dokusunu ve değerlerini korumak üzerine plan ve projeler üretsin.




Sebahattin Karaca

sebahattinkaraca35@hotmail.com
www.sebahattinkaraca.com

2365











   |   Hakkımızda    |    İletişim    |    Yasal Uyarı    |


    © FocaFoca.com tüm hakları saklıdır.   (03/2005)