|
Yayın Tarihi: 9.1.2009
|
|
Yakaköylüler pansiyonculuğu denemeye hazırlanıyor
Günübirlik geziler için kent merkezine yakın farklı doğal güzellikleri barındıran Çiçekliköy ve Yakaköy’de ideal piknik alanları bulunuyor. Tabi eski doğal güzelliklerini tam anlamıyla yitirmese de son yıllarda yapılaşma dikkat çekecek kadar bir hayli artmış. Doğal ortamda apartmana benzeyen garip mimarili binalar bulunsa da keyifli bir hafta sonu geçirmek için gidilebilir. İzmir’den yarım saat İki yıl önce piknik yaptığımız Yakaköy’de bir gece konaklama şansını yakaladık. Bölgenin ikinci Şirince’si adaylığını zorlayan Yakaköy’de pansiyonculuk ile ilgili çalışmalar yapıldığını öğrendik. Ardı ardına açılan kahvaltı salonları ve piknik alanları bir hayli ilgi görmüş. İzmir’den Yakaköy’e yarım saatlik bir yolculuk ile kolaylıkla ulaşılıyor. Manisa’ya giderken sağda Çiçekliköy ve Yakaköy levhaları hemen göze çarpıyor. Girişte başlayan levha kirliliği dışında orman alanının tümünün dikenli teller ile çevrilmesi bizi sevindirdi. Artık koruma altına almışlar. Sağlı sollu lokantalar, kafeteryalar, konutlar, eğlence yerleri, düğün salonları şimdi sıkı durun o güzelim ormanın içinde atış poligonu bile var.  Sessiz ve doğal ortam Geçtiğimiz hafta beş gün boyunca yağan yağmura aldırmadan Yakaköy İlköğretim Okulu’nda resim öğretmenliği yapan Sevgi Türkeli arkadaşımızın evine konuk olduk. Eşi Ercan ve sevimli kızları Ezgi ile birlikte güzel bir hafta sonu geçirdik. Çepeçevre çam ormanları ile kaplı, sessiz bu doğal ortam yeni yılın ilk hafta sonunda bizi oldukça dinlendirdi. Yakaköy’ün merkezinde yapılaşma yoğunlaşmış, ancak evler çok katlı değil. Büyükçe meydanın çevresinde yeni açılan kahvaltı salonları bir hayli ilgi görüyor. Onlarca araç park etmiş, gelenler doğal ortamda temiz havada kahvaltılarını ediyor.  Çiçekliköy’e kadar yürüyüş Köyün çevresi sık çam ormanları ile kaplı ve Çiçekliköy’e kadar beş kilometrelik bir parkurda yürüyüş yapmak mümkün. Yakaköy ve Çiçekliköy’ün ana yol ile doğrudan bağlantıları olmadığı için araç gürültüsü gibi bir durum söz konusu değil. O nedenle çok keyifli iki gün geçirdik ve iyice dinlendik. Yakaköy’de muhtarlık pansiyonculuğu teşvik etmek amacıyla çalışmalar başlatmış. Yani Selçuk’un Şirince ilçesine rakip olmaya hazırlanıyorlarmış. Eski evlerin sahipleri pansiyonculuk yapmak için kolları sıvamışlar. Doğal ortam, çam ağaçları, Manisa ile İzmir’e yakınlığı ve en önemlisi eski yapıların bulunması bu bölgenin gelecekte Şirince kadar olmasa bile benzer bir turizm hareketinin yaşanacağı beklentisi içinde Yakaköylüler.  Anadolu Beylikleri döneminden Yakaköy’ün de binlerce yıl öncesine uzanan bir geçmişinin olduğunu öğreniyoruz. Yakaköy Muhtarı Mustafa Akar, Aydın-Manisa kervan yolu üzerinde bulunması nedeniyle Yakaköy’ün kuruluşunun Anadolu Beylikleri dönemine kadar uzandığını anlatıyor. Gerçekten de köyde halen çok eski bir cami ile çeşmeler bulunuyor ve eski yapılar göze çarpıyor. Son yıllarda Yakaköy’e büyük bir ilginin bulunduğunu anlatıyor Akar, o nedenle de arazi fiyatları bir anda fırlamış. Yani küçük bir arazinin fiyatları bile yüz binler ile ifade ediliyor. Bizim arazi alma gibi bir isteğimiz yok. Çünkü belli bir yerde kalmak ve orada sürekli konaklamak gezginlerin işi değil. Biz yine gezmeye devam edelim. Yakaköy’den dönüşümüzü Beşyol köyü üzerinden yaptık. Çam ağaçları arasına gizlenmiş bu köyden tekrar İzmir-Manisa yoluna ulaştık.      Işık Teoman isikteoman@gmail.com |
| 3877
|
|
|