ISSN 1308-8483
Pembe domates aldatmacası / Aşçı Fok<br>Nurdan ÇAKIR TEZGİN
  Yayın Tarihi: 29.7.2013    


Pembe domates aldatmacası


Günümüzde yiyecek maddesi satın alırken, tıpkı altın alır gibi aldanmamak için dört gözümüzü açmak gerekiyor. Beş göz de açsak nafile diyenleri duyar gibiyim! Geçen gün pazarda çakma pembe domatesleri görünce acayip hırt oldum.

Üç yıl önceki ilk aldanışımdan sonra gardımı öyle almışım ki, o hibrit suratlıları taa uzaktan bile görsem tanıyorum artık! Zirai ilaçların parfüm gibi kullanıldığı bereketli Fethiye ovasının korsan pembeleriydi, eve gelip kahvaltıda yemek için kestiğimde nasıl da hayal kırıklığına uğramıştım!





Şimdi bütün pembe yetiştiren bölgelere yayılmış durumda. Nasıl bir çalışma örgütlenme işindeyse bu tohumcular, köylüleri de kandırıyorlar. Hoş, köylüler de kandırılmaya çoktan hazır! Sert ve dayanıklı diye pazarlayınca neler olmaz… Malûm pembe domates emsallerinden daha fazla para ediyor, bunu bilen uyanıklar da sözüm ona kısa gün kârı edecekler…

Kadim tohumumuz pembe domatesin de hibritini ürettikleri için son derece öfkeliyim. İşte bu yüzden her fırsatta bu konudaki deneyimlerimi anlatmaya devam edeceğim. PDA Pembe Domates Ağı diye çok faydalı bir ağ var Türkiye’de. Pek çok insan bu ağ sayesinde tanıştı pembe domates ile. Aslında 1980’ler öncesine kadar bildiği fakat zamanla unutturulduğu desek daha doğru. PDA üyeleri yıllardır mektup zarfları içinde domates tohumları dağıttılar isteyenlere. Hem de hiçbir karşılık beklemeden. Tek istedikleri; bu lezzetli domates tohumunun yok olmaması, yeni nesillere ulaşması, paylaşım yoluyla hayatta kalması.

Yıllardır genetiği ile oynanmış ve ıslah ediyoruz diye hilkat garibesi haline getirilmiş domateslere alıştırıldı insanlık. TV reklamlarında kullanılan domatesler bile meşin suratlı hibrit domatesler. Gerçek domatesin görünümünü ve tadını bilmeyen kötü ile iyiyi nasıl ayırt etsin?

İnce işler bu işler desem, değil. Hiç de ince iş değil, kör gözüm parmağında şirket işleri bu işler. Tohum şirketlerinin çarklarını daha hızlı döndüren işler.

Gerçek pembe domates ile hibrit pembe arasındaki farklar?

-Gerçek pembe domates, incecik zar gibi bir kabuğa sahiptir, hiçbir şekilde kabuğunu soymak gerekmez. Zaten soymak isteseniz de soyamazsınız çatlar suyunu akıtır.
- Gerçek pembe yumuşaktır, elinize aldığınızda nazik tutmalısınız. (Zaten o yüzden çiftçiyi bu kadar kolay ikna ediyor tohum simsarları.)
- Gerçek pembenin içinde süngerimsi doku olmaz, sert gövde uzantıları vardır ama etli kısım ile kesin bir şekilde ayrılır.
- Dış kısmının rengi kök kısımlarında bariz bir yeşillik arz eder. Özellikle yarı olmuşlarda.
- Gerçek pembenin dış yüzeyinde boğumlar vardır ve bu boğumlar ince sık çatlaklara dönüşmüştür. Boğumların geçişi yumuşaktır, sert, köşeli ve kalın hatlı değildir.
- Gerçek pembeler geniş enine doğru büyürken, hibritler daha sivri ve yuvarlak büyürler.
- Gerçek pembelerin dip (popo) kısımları tohumsal özelliğini yansıtan çizgilerle adeta boğumlarının büyüklüğünü belli eder. Gözenekli harita gibi çizgilerdir bunlar. Pek çok kişi bu çizgilerin ete girmiş olan bölümlerinden hoşlanmaz, özellikle doğrarken ayıklamak gerekebilir! Hibritçiler bu duruma da el atmışlar; çakma pembelerin popolarında o çizgilere rastlanmıyor.



-Hibritlerin diğer özelliklerini anlatmaya gerek var mı? Sadece rengi pembedir. Diğer özelliklerin hepsi piyasada satılan meşin muşabba domatesler gibidir. Anlaşılmaması mümkün değildir. Dikkat edilecek unsur; satın alırken dışını iyi gözlemlemektir. Kalın, köşeli ve sert görünüşlü pembe renklilerden uzak durmak gerek. Onlar doğan görünümlü şahindir!

Başka nasıl anlarız?
Ah bir önemli ayrıntı daha; Gerçek pembeler dışa dolgun yuvarlaklar halindedir, hibrit pembelerin yuvarlaklığı ise içe çukur vaziyettedir. Gerçek pembe domateste olmayan bir boşluğu işaret eder bu çukurluk. Bana kalırsa en önemli işareti de budur.

Pembe domatesin tohumu hibrit olmasa bile bazı durumlarda yan tarladan etkilenerek değişime uğrayabiliyormuş. Bunu daha çok dışı kırmızıya yakın renkteki domateslerde görüyoruz. İçinin bütün özellikleri; sulu, yumuşak, damarsız ve son derece lezzetli lakin dışı kırmızı!

Tohumcuların korsan pembelerini tarlasına ekip sonrasında istese de özgün pembeye geçemeyecek olan köylüyü nasıl uyaracağız? Sapla saman karıştı. Belki bizlere düşen, gerçek üreticiyi bulup destek olmak, yüreklendirip ürettiğine sahip çıkmaktır.

2009 Yılına ait bir yazı daha:
Pembe Domates Ağı (PDA) diye bişey duydunuz mu?






Aşçı Fok
Nurdan ÇAKIR TEZGİN


www.ascifok.com


4090











   |   Hakkımızda    |    İletişim    |    Yasal Uyarı    |


    © FocaFoca.com tüm hakları saklıdır.   (03/2005)